Türkiye’nin Dış Ticaret Politikası Neden Yok?

Her alanda olduğu gibi dış ticarette de hükümetin bilinen bir dış ticaret politikası yoktur. Dış ticaret açıklarının bozucu etkisi de dolaylı yoldan ve gecikmeli yansıdığı için, kimse dış ticaret açıklarını tartışmıyor.

Söz gelimi, millet ittifakı gelirse Putin Rus turisti Türkiye ‘ye göndermeyecek diye propaganda yapanlar var. 2022 yılında Türkiye ye 5,2 milyon Rus turist geldi. 5 milyar dolardan daha az döviz girişi oldu. Buna karşılık Türkiye 2022 yılında Rusya ya karşı turist gelirinin on katı kadar, 49,8 milyar dolar dış ticaret açığı verdi .

Rusya’ya karşı 2022 yılında vermiş olduğumuz 49,8 milyar dolar dış ticaret açığını görmeyen buna karşılık 5 milyar dolar turist gelirinden mahrum oluruz, yada Rusya domates kotasını artırdı, diyenler ya milleti aptal sanıyor, ya akılları kıttır veya  eğer varsa bile  akıl tutulması yaşıyorlar, demektir.

1- İthalatta tüketim malının payı arttı. 

TÜİK Mart ayı dış ticaret verilerini açıkladı. İlk defa Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre ihracat artışı daha yüksek oldu.  İthalat yüzde 4,4 ithalat ise yüzde 3,4 oranında arttı.

İhracatın az da olsa Mart ayında daha yüksek oranda artmış olması sevindiricidir. Ama arkasındaki tabloya bakarsak durum değişiyor.

Toplam ithalat içinde, üretimde kullanılan aramalı ve hammaddenin payı 2022 Mart ayında yüzde 81,8 iken 2023 Mart ayında yüzde 72,8’ geriledi.  Nedeni aramalı ve hammaddeyi Türkiye’de üretmemiz değil, tüketim malı ithalatının artışıdır. Geçen sene toplam ithalat içinde yüzde 7,6 olan tüketimin payı bu sene yüzde 12,2 ‘ye yükseldi.

Başka bir ifade ile üretimin dışa bağımlılığı azalmadı. Azalması için hammadde ve aramalını içerde üretmemiz gerekir. Bunun içinde önce yatırım ortamını iyileştirmek gerekir. Aynı paralelde ithal ikamesi yatırımlara yüksek teşvik vermek gerekir.

Öte yandan aramalı üretimde kullanılan aramalı ithali için gerekli döviz temini de giderek zora giriyor. Döviz olmazsa , üretici girdi ithal edemezse, iç üretimde de düşme olur.

2- Dış ticaret açığı arttı.

2022 de Ocak- Mart 3 aylık dönemde 26,5 milyar dolar olan dış ticaret açığı bu sene aynı dönemde yüzde 30,7 oranında artarak 34,7 milyar dolara yükseldi.

2023 ilk üç ayda verdiğimiz 34,7 milyar dolar açığın yarıdan çoğunu yüzde 57’sini Rusya ve Çin’e verdik. Bu iki ülkeye ihracatımız çok düşük ve fakat en çok ithalatı sırasıyla bu iki ülkeden yapıyoruz. Rusya’dan yaptığımız Petrol ve doğalgaz ithalatının payı en fazla yüzde 40’tır. Bu iki ülkeden ithalatımızı yarı yarıya kısarsak, hem üretimde sorun yaşamayız, hem de cari açığımız kalmaz.

Dahası Rusya ve Çin otokratik yönetimleri destekliyor, teokrasi ye karşı da ilgisiz kalıyorlar. Bunun içindir ki İran bu iki ülke ile  yakın işbirliği içindedir.

Dahası Çin ve Rusya için; üst düzey görevliler hakkında yolsuzluk iddiaları var.

3- Dış ticaret hadleri aleyhte gelişti. 

TÜİK verilerine göre 2015 baz yılına göre, Şubat 2023 ihracat birim değer endeksi 116.2 ve ithalat birim değer endeksi ise 136,8 oldu. Bu demektir ki;

  • 2015 yılında 100 dolara ihraç ettiğimiz malı Şubat ayında 116,2 dolara ihraç etmişiz.
  • Yine 2015 yılında 100 dolara ithal ettiğimiz malı Şubat 2023 te daha pahalı 136,8 milyar dolara ithal etmişiz.

Dış ticaret haddi, bu endekslerin oranıdır. Şubatta 100 altında 84,9 olduğu için dış ticaret haddi aleyhte olmuştur ve dış açıkların artmasına neden olmuştur.

Türkiye’nin, özel hesaplara dayanmayan bir dış ticaret politikası olmalıdır. Aksi halde böyle giderse ekonomik kriz  dip yapacaktır.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir