Biz Bu Utandıran Tabloya Layık Değiliz

Freedom House (Dünya Özgürlükler Evi) 1972’den beri, bütün ülkelerde doğrudan anket yaparak, sivil toplum örgütleri ile görüşerek, demokrasi endeksi düzenliyor. Bu endekste Türkiye siyasi haklar ve sivil özgürlükler olarak, özgür olmayan statüde yer alıyor.

Aslında Tüm dünyada son 20 yılda demokraside düşüş yaşandı. Ortadoğu nüfusunun Yalnızca yüzde 8’i demokrasi olarak özgür statüde olan devletlerde yaşıyor. Türkiye dahil İslam nüfusunun tamamı özgür olmayan ülkelerde yaşıyor.

İNSAN HAKLARI VE SİYASİ ÖZGÜRLÜKLER

AÇISINDAN NÜFUS ORANI (YÜZDE)

Kaynak: Fredoom House in the World 2024

Aşağıdaki haritada yeşil renk endekste özgür, sarı renk kısmen özgür ve mor renk özgür olmayan ülkeleri gösteriyor. Türkiye 2017 yılına kadar hatta darbelerde bile sarı renkte yani kısmen özgür ülke statüsünde iken, 2017 Ohal ve Başkanlık sisteminden sonra mor renge dönüştü ve özgür olmayan ülkeler statüsüne geriledi.

 Öte yandan endekste 100 özgürlüğün en yüksek olduğu statüyü gösteriyor. 2023 yılında bazı Afrika ülkeleri ve Pakistan ile Türkiye’nin puanı şöyledir; 

  • Güney Afrika; 79/100
  • Botswana 72/100
  • Namibiya 77/100
  • Somali 43/100
  • Pakistan 35/100
  • Türkiye 33/100

 Bir Türk vatandaşı olarak yukarıdaki haritaya bakıp, yeni devlet olmuş Afrika’nın kabile devletleri ve Asya’nın şerait devletlerinin gerisinde olmaktan utanıyorum. 

World Justice Project (Dünya Adalet Projesi) 2012 yılından bu yana ülkelerin uygulamada hukukun üstünlüğüne ne ölçüde bağlı olduklarını gösteren Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ni hazırlıyor.

Hükümetlerin ellerindeki yetkiler, yolsuzluk, açıklık ve şeffaflık, temel haklar, düzen ve güvenlik, düzenleyici uygulamalar, hukuk mahkemeleri ve ceza adaleti başlıkları kullanılarak hesaplanan bu endekse göre hesaplanan endeks değeri 1’e ne kadar yakınsa hukukun üstünlüğü o derece yüksek olurken, 0’a ne kadar yakınsa hukukun üstünlüğü o kadar düşük olarak nitelendiriliyor.

Raporun 2023 yılı sonuçlarında, Türkiye’nin 2016 yılındaki 0.46 olan notu 2023’te 0.41 puana geriledi ve 142 ülke arasında 117. sırada yer aldı. Türkiye‘nin detayda bazı kriterlerde aldığı en düşük puan ve 142 ülke içinde sıralaması şöyledir;

Hükümetin denetimi ve yanlışlarının frenlenmesi; 0,28 puan, 137. sıra

  • Temel Haklar: 0,30 puan ile 133. Sıra;
  • Düzenleyici Uygulama: 0,42 puan ile 116. Sıra;
  • Sivil Adalet: 0,41 puan 119. Sıra;
  • Ceza Adaleti: 0,38 puan 107. Sıra;

Temel haklarda Türkiye Dünyada sondan 11 ülkedir.

Sivil Adalet’te: Türkiye içinde bulunduğu bölgenin en son sırasındadır. Sovyetlerden 30 sene önce ayrılan ülkelerin hepsi bizden öndedir. (Aşağıdaki Grafik)

HUKUNUN ÜSTÜNLÜĞÜ ÜLKE NOTLARI

Ülkesini ve halkını seven hiç kimse Türkiye’nin bu grafikteki yerine karşı kayıtsız kalamaz.

Dahası Hukuka güven duymayan bir yabancı sermaye Türkiye’ye gelmez. Hukukun üstünlüğü olmayan bir Türkiye 200 yıllık hedefi olan batı medeniyeti anlayışını sürdüremez.

Öte yandan Bir gazetede ‘’Hamas Merkezinin Türkiye’ye taşınması mı planlanıyor.’’ şeklinde bir sorusu var.

Hamas islami Direniş hareketi önceli Müslüman kardeşlerdir.

BBC‘nin bir haberinde; Hamas’ın Türkiye’de, Katar’ın başkenti Doha’da olduğu gibi açıktan faaliyet gösteren resmi bir siyasi ofisi bulunmuyor. Son yıllarda bazı Hamas yetkililerinin kısa ya da uzun süreli olarak Türkiye’de kalmaları da ya da sık sık ziyarette bulunmaları sır değildir.’’ Deniliyor. 

  • Haması; Avrupa Birliği, ABD, Avusturalya, Kanada, Japonya, Paraguay ve İsrail terör örgütü olarak tanımlıyor.
  • Hamasın Müttefikleri; Afganistan, Cezayir, İran, Katar, Suriye, Rusya, Kuzey Kore, Venezuela‘dır.
  • Hamasın Muarızları; Bahreyn, Mısır, İsrail, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleridir.

Türkiye ne Kuzey Kore ve Venezuela ile aynı grupta, ne de İsrail ile aynı grupta olmalıdır.

İnsanlık açısından İsrail’in yaptıklarını tüm Dünya ve hatta bir kısım İsrail halkı da telin ediyor. Ama Hamas’a sahip çıkan bir Türkiye’ ye yabancı yatırım sermayesi gelmez. Bu nedenledir ki Mehmet Şimşek’in görüşmelerinden bir sonuç çıkmıyor.

Mecliste bir AKP milletvekili ‘’Anayasanın ilk 4 maddesi değişebilir ‘’ dedi. Meclis başkanı, Laikliğin olmadığı, hilafetin ve saltanatın yer aldığı, savaş koşullarında hazırlanmış geçiş anayasası olan 1921 Anayasasının örnek alınmasını istiyor. Ama yerli yabancı bu gibi söylemlerin asıl nedenini biliyor.

Anlaşılan odur ki; ümmetçiliği esas alan ve milliyeti reddeden siyasi islamın bu baskıları karşısında sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP zor durumdadır. 

Bütün bunlar adında Milliyet kelimesi olan partilere ve Milliyetçi geçinenlere kapak olsun.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir