EKONOMİK SOSYAL SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi
Genel Kurul Tutanağı
23. Dönem 3. Yasama Yılı
70. Birleşim 01/Nisan /2009 Çarşamba

 

BAŞKAN – Toplantı yeter sayısı vardır, görüşmelere başlıyoruz.

Gündeme geçmeden önce üç sayın milletvekiline gündem dışı söz vereceğim. Gündem dışı ilk söz, ekonomik-sosyal sorunlar ve çözümleri hakkında söz isteyen İstanbul Milletvekili Sayın Esfender Korkmaz’a aittir.

Buyurun Sayın Korkmaz. (CHP sıralarından alkışlar) Süreniz beş dakika.


ESFENDER KORKMAZ (İstanbul)
– Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; saygılar sunuyorum.

Değerli milletvekilleri, dünyada ve Türkiye’de mevcut olan ekonomik krizle ilgili iki açıdan değerlendirme yapmak istiyorum: Bunlardan birisi piyasa-devlet dengesinin bozulması, diğeri de sektörel dengenin bozulması.

 

 

 

Değerli milletvekilleri, dünyada 2007’nin son aylarında başlayan ekonomik kriz, finansal kriz, bugün bütün dünyayı ve özellikle de Türkiye’yi önemli ölçüde etkilemiştir. Bu dünya krizinin ve Türkiye’deki krizin temel nedenlerinden birisi piyasa ile devlet arasındaki dengenin bozulmasıdır.

Değerli arkadaşlar, dünyada spekülatif fonlar, sıcak para daha rahat hareket etsin diye küreselleşme sürecini bir araç olarak kullandı ve devletin güçsüzleşmesine, devlet müdahalelerinin azalmasına yol açtı. Bu açıdan daha rahat hareket edebilmek için, spekülatif sermaye, devleti âdeta dışladı.

BAŞKAN – Hocam, bir saniye. Sayın milletvekilleri, Genel Kurulda büyük bir uğultu var, sizleri sessizliğe davet ediyorum. Buyurun Sayın Hocam.

ESFENDER KORKMAZ (Devamla) – Şimdi, değerli arkadaşlar, Türkiye’de de dün açıklanan 2008 son çeyreğindeki eksi 6,2 büyüme oranı, Türkiye’de kriz polemiğini ortadan kaldırdı.

Arkadaşlar, bu kriz polemiğini bugüne kadar sürdürmemiz yanlış çünkü Türkiye’de ekonomik kriz, artık bir depresyona dönüştü. Kriz, yalnızca ekonomik alanda ortaya çıkan sorunlardır ama bugün Türkiye’de sosyal alanda da önemli sorunlar ortaya çıkmıştır. Bunlardan birisi, işsiz sayısındaki artıştır. 2008 yılında 838 bin kişi resmî anlamda işsiz kaldı, 548 bin kişi de iş bulma umudunu kaybedenler, iş aramayanlar ama gerçek işsizler olmak üzere toplam 1 milyon 386 bin arttı işsiz sayısı. Yani kriz, bir yerde sosyal yapıyı da olumsuz etkiledi. İşsiz sayısının artmasıyla kriz arasında olumsuz bir kısır döngü ilişkisi var. Ekonomik kriz işsiz sayısının artmasına neden oluyor, işsiz sayısı arttıkça da toplam talep azalıyor ve talep azaldıkça ekonomik kriz daha çok artıyor, üretim düşüyor. Neticede, bir kısır döngü oluştu ekonomik kriz ile işsiz sayısı arasında.

Değerli arkadaşlar, Türkiye’de 9 milyon kayıtsız çalışan var. Eğer biz, istihdam vergi ve primlerini yüzde 40’lar düzeyinden yüzde 25 düzeyine, Avrupa düzeyine indirirsek bu 9 milyon kişiyi, yani kayıtsız çalışan 9 milyon insanın önemli bir kısmını kayıt altına alabiliriz. Bu aynı zamanda devlet gelirinin, prim gelirinin de artması demektir. Onun için bir an önce istihdam yükünü düşürmemiz gerekiyor.

Biz İktisatlılar Vakfı olarak İstanbul’da bir araştırma yaptık. Anket sonuçlarına göre, İstanbul halkının yüzde 86,9’u bu krizden doğrudan doğruya etkilenmiş, halkın yüzde 70’i borçlu. Dolayısıyla bu kriz bir yerde sosyal yapıyı da etkiledi ve bir kriz ötesi depresyona dönüştü. Onun için devleti yeniden yapılandırıp devletle piyasa dengesini yeniden kurmamız lazım, devlete yeniden güç vermemiz lazım. Devlet güçsüzleşti, çünkü altyapı elinde kalmadı. Devlet güçsüzleşti, çünkü yabancıya satışlar arttı, yabancıların bankalardaki payı arttı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Bir dakika ek süre veriyorum, tamamlayın lütfen.

ESFENDER KORKMAZ (Devamla) – Artık, sosyal yardımları devlet değil vakıflar yapıyor, siyasi organizasyonlar yapıyor. Bunlar devleti güçsüzleştirdi. Onun için devleti yeniden yapılandırmamız lazım. Eğitimi, sağlığı devletin yeniden ve etkin olarak yapması lazım. Kamu imkânlarını siyasi amaçlarla kullanmaktan vazgeçmeliyiz. Devletin kamu imkânlarını etkin bir şekilde yeniden yapmasını sağlamamız gerekiyor.

Değerli arkadaşlar, zaman yetersizliği dolayısıyla sektörel dengenin bozulmasını başka bir zaman ifade ederim.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Korkmaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir