Ekonomik Önlemler, Nedir ? Ne Olmalıdır ?

Virüs salgınını önlemede alınacak her türlü siyasi risk , katlanacağımız ekonomik maliyetler ikinci plandadır. Birinci planda sağlık dışında alınacak ekonomik önlemler krizi engellemek içindir. Bu alanda başka ülkeleri tartışmaktan çok kendi imkan ve kararlarımızı tartışmak ve en etkili düzeyde tutmak zorundayız.

1. En çok tartışılan işsizlik sigorta fonundaki paranın kullanılmasıdır. Bu para çalışanların parasıdır. Her türlü destekte çalışanlara gitmelidir. Fonda 131.6 milyar TL var. Bunun 9 milyar lirası mevduatta , kalan 122.6 milyar lirası da Devlet iç Borçlanma senetlerindedir. Zaten Merkez Bankası elinde işsizlik fonu DİBS’leri olan kamu bankalarına bunlar karşılığında para vereceğini açıkladı. Yani istenirse kullanılabilri hale geldi . Ayrıca Siyasi İktidarın, önceki yıllarda İşsizlik fonundan yasayla Bütçeye aktardıkları paraları yeni bir yasayla  olağanüstü dönem olduğu için geri vermesi gerekir.

2. Kamu -Özel işbirliği  İşbirliği (KÖİ) kapsamında Talep garantili yatırımlar için bütçeden ayrılan  ödemelerin ertelenmesini  önerenlar var.  Bu kapsamda 2020 bütçesinden 10,5 milyar TL’si şehir hastanelerine, 8,3 milyar TL’si köprü ve otoyol işletmecisi firmalar için olmak üzere toplam18,9 milyar TL ödenek konuldu.

KOİ yatırımlarının büyük kısmı dış borçla finanse edildi. Çoğunda da devlet kefaleti  var. Bu yatırımların maliyeti ve  projelerin uygulama şekli tartışılabilir. Ancak eğer bütçeden ödeme yapılmazsa , müteahhitlerde dış borçlarını ödeyemezler. Dış borç devlet veya özel sektör fark etmez. Türkiye temerrüde düşer.

3. Kamu Banklarının esnafa , Kobilere , kapatılan okullara düşük faizli kredi vermesi doğru bir uygulamadır. Gel gör ki uygulama konuşulanlar gibi değil. Kamu bankaları olağanüstü şartları dikkate almadan , SGK borcu olanlara kredi vermiyor. Yani normal şartlarda da aynı krediler vardı.

4. Merkez Bankasının Açık Piyasa işlemlerini güncelleme ve çerçevesini genişletme yoluyla , Swap ihaleleri ile , İhracatçılara 60 milyar TL reeskont kredisi vererek , DİB’ler karşılığı kredi vererek , para arzını artırma kararları var. Merkez Bankası para arzını daha da artırabilir.

Aslında kağıt paranı ,  aynı para birimi toplamı için ‘’ ödeme  taahhüdü ‘’ dışında bir teminatı yoktur. Merkez Bankaları da farklı şekillerde karşılık icad eder  ve  teorik olarak sınırsız miktarda para yaratabilir. Türkiye de önemli olan enflasyon sorunudur. Ancak enflasyon  ; Merkez Bankalarının bir defa değil, sürekli para arzını artırmaları halinde gerçekleşir. Kaldı ki Türkiye de aynı olağanüstü hal nedeni ile hane halkının nakit talebi yüksektir . Ekonomide yavaşlama işlem hacmini ve paranın dolanım hızını da yavaşlatmıştır. Bu şartlarda para arzı  enflasyonu , kronik enflasyon düzeyinin çok üstüne çıkarmayacaktır .

5. Devletin açıkladığı önlemler içinde bazı vergilerin ertelenmesi , kamu kiraları ve irtifak haklarının ertelenmesi , Kamu bankaları kredilerinin ertelenmesi , temerrüde düşen firmalar için krizin Mucbir sebep sayılması , 2 milyar nakit yardım yapılması gibi önlemler var. Diğer ülkelerle kıyaslarsak , nakit desteğin yok derecesinde kaldığını görmekteyiz.

İki husus önemlidir ; Birisi ertelenen vergi ve kiralar 6 ay sonra ikiye katlanarak ödenecektir. Firmaların geliri aynı oranda artmayacak ve hatta bu sene birçok sektörde tersine düşecektir. O zaman yapılması gereken , isteyenlerin vergi ve kira ödemelerini düşük faizle daha uzun zamana yaymak olmalıdır. İkincisi ise , nüfusu bize yakın diğer ülkeleri kriter alırsak , hane halkına 30-50 milyar nakit para dağıtılmalıdır.

6.Uluslararası Para Fonu ( İMF ) Corona virüsle mücadele  için 1 trilyon dolar  bütçe ayırdı. İMF bizimde ortak olduğumuz bir fondur. Bu günler için ortağız. İMF’ den kaynak kullanmak ekonomik istikrar içinde düzeltici etki yapar. Buna rağmen ;İMF Avrupa Departmanı Direktörü Poul Thomsen, Rusya ve Türkiye hariç, Orta ve Doğu Avrupa’daki AB dışı gelişmekte olan 9 ekonominin çoğunun IMF’nin hızlı finansman desteği kapsamında, acil yardım başvurusunda bulunduğunu bildirdi.

İMF’ den kaynak kullanmaya, iç politika dışında objektif gözle bakmak gerekir. Ne bizde ne de dünyada olumsuz tepki çekmez. Virüsle mücadele de İMF kaynakları Türkiye için en etkili yoldur.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir