Türkiye İstatistik Kurumu Ocak 2019 Tüketici Güven endeksini açıkladı.
Bu endeks Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği çerçevesinde, her ay tüketicilerle anket yapılarak hazırlanıyor. Bu endeksi her şeyden önce ekonomiyi yönetenlerin okuması gerekiyor. Çünkü Tüketici güven endeksi aynı zamanda ekonominin içinde bulunduğu durumu gösteriyor.
Tüketici güven endeksi 2018 Temmuz ayından itibaren düşmeye başladı. Son üç aydır da dip yaptı.
Daha doğru sonuç için endeks değerlerini bir yıl öncesi için karşılaştırmak gerekir. 2018 Ocak ayında 72 olan Tüketici güven endeksi değeri , 2019 Ocak ayında yüzde 19.2 oranında gerileyerek , 58.2 oldu.
Hane halkın sorulan sorular ve onların verdiği cevaplara gelince ; Hane halkı özetle diyor ki ;
- Bir yıl öncesine göre maddi durumum bozuldu;
- Bir yıl öncesine göre Türkiye’nin ekonomik durumu bozuldu;
- Önümüzdeki bir yıl içinde İşsiz sayısı daha da artacak ;
- Bir yıl içinde konut almayı düşünmüyorum.
OCAK AYI TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ | |||
2018 | 2019 | FARK | |
TÜKETİCİ GÜVEN ENDEKSİ | 72,0 | 58,2 | -19,2 |
GEÇEN 12 AYDA HANENİN MADDİ DURUMU | 84,7 | 71,4 | -16,9 |
GEÇEN 12 AYDA EKONOMİK DURUM NE OLDU? | 89,0 | 65,9 | -25,9 |
İŞSİZ SAYISI BEKLENTİSİ | 76,0 | 60,69 | -20.1 |
BİR YIL İÇİNDE KONUT ALMA İHTİMALİ | 9.2 | 7.1 | -22.8 |
Tüketici güveni neden dip yaptı ?
Yüzde 20’nin üstünde bir enflasyon halkın satın alma gücünü düşürdü. 2018 üçüncü çeyrek ve sonrası Fert başına gelir artışı düşük kaldı. Bu durumu fert başına büyüme oranındaki düşme de gösteriyor. Fiili işsiz sayısı 5.8 milyona yükseldi. Üç gençten birisi işsizdir ve eğitime gitmiyor. Özetle Halk geçim sıkıntısı yaşıyor.
Bankalarda yapılandırmalar ,Konkordatolar , iflaslar , artan kredi kartları mağdurları , tüketicinin moralini bozdu.
Sermaye , iş adamı , insan ve gençler arasında yurt dışına çıkışlar arttı. Bunlar neden gidiyor ? Başka ülkelerden vatandaşlık isteyenler neden birden bire bu kadar arttı ? Nedeni ne olursa olsun bu sorun toplumda endişe yaratıyor.
Bu sorunlar tüketicinin moralini bozdu , kriz beklentisini artırdı. Tüketicinin kriz psikolojisi içine girmesi de depresyonu artırıyor.
Bu psikolojiyi şöyle görebiliriz. Seçim nedeniyle , KOBİ ve esnaf kredileri arttı. Ziraat ve halk Bankası , kredi kartları için düşük faizle yeni krediler veriyor. Seçim nedeni ile bütçe harcamaları artıyor. İktidar ve muhalefet partileri reklam ve propaganda için harcama yapıyor. Seçim ekonomisi yaşıyoruz. Geçim sıkıntısı çekenler dışında da kimse harcama yapmıyor. Zira perakende satışlar geriledi. Beyaz eşya ve konut satışları düştü.
Türkiye geçmiş yıllarda çok krizler gördü. Her krizde siyasi iktidar , Üniversiteler , sivil toplum örgütleri işbirliği yaparak , krizden çıkış imkanlarını ve politikalarını tartışırdı.
Bu günkü iktidar , beklentileri olumsuz etkiler diye kriz tartışmıyor. Kriz yok diyor. Asıl sorunda buradan başlıyor. Bu yaklaşım Tüketici gözünde ‘’ bu günkü ekonomi yönetimi bu krizi çözemez ‘’ algısını yaratıyor. Tüketicinin morali daha da bozuluyor.