AKP Hükümeti, bilimsel gerçekleri de saptırıyor. Bu hükümet dönemine kadar istatistikler bu oranda çarpıtılmamıştı. Ülke çapında anketleri ve istatistikleri yapan kurum, Türkiye İstatistik Enstitüsü Kurumu TÜİK’tir. TÜİK’in önceleri adı Devlet İstatistik Enstitüsü Kurumu (DİE ) idi.
İstatistikler ekonomide, tüketiciden-üreticiye, tasarruf edenden-yatırım yapana, ticaret yapana kadar yol gösterir. Araştırmacının ve uzmanın gelecekle ilgili tahminlerinde yardımcı olur. Devletin borç yükünü hesaplamada, devletin bütçe yapmasında, reel faiz oranının hesabında gerekli bir araçtır.
Bu hükümet döneminde istatistiklerde de hülle başladı. TÜİK sürekli olarak istatistikleri saptırıyor. Halkı aldatıyor.
Şimdi TÜİK bir gecede 2006 yılı fert başına geliri 2002 dolar artırdı.
Türkiye’nin milli geliri yine bir gecede yüzde 31.6 oranında arttı.
TÜİK milli gelirde bir gecede yüzde 31.6 oranındaki artışın nedeni olarak
Birleşmiş Milletler Milli Muhasebe Sistemi’nden (NSA) Avrupa Birliği Hesap Sistemi’ne (ESA) geçilmesini gösterdi.
Bu işin doğru tarafı var… Yalan-yanlış tarafı var.
Doğru tarafı, ESA sistemine geçilmiş olmasıdır. Yanlış ve yalan tarafı ise milli gelirde bir artış bu sisteme geçişten dolayı değil, TÜİK’in son 15 yıllık ihmalinden ileri geliyor.
Halka yalan söylüyor
YALAN bir…
Milli gelirin bir gecede yüzde 31.6 artması ESA sistemine geçişten değil, TÜİK’in yanlışından geliyor.
Birleşmiş Milletler Hesap Sistemi’nde (SNA) milli geliri hesaplamak için katma değerler üretici fiyatlarıyla alınıyor. Katma değerler içinde dolaylı vergiler var. İthalat vergileri yoktur. Ancak ayrıca ithalat vergileri hesap tablosunun altına ekleniyor.
ESA hesap sisteminde ise, katma değerler temel fiyatlarla alınıyor. Temel fiyatlarda dolaylı vergiler yoktur. Hesabın sonuna ithalat vergisini ve diğer dolaylı vergileri içeren dolaylı vergiler sütunu ekleniyor.
Yani ikisi arasında önemli bir büyüklük farkı yoktur. Avrupa hesap sistemine geçmekle rakamlarda önemli değişiklik olmaz.
Yanlış iki…
Görevini ihmal etti
ESKİ DİE, şimdi TÜİK, milli gelir hesaplarını ön tahminle yapıyor. Bu ön tahminlerin üzerinde çalışıp, her yıl düzeltme yapılıp, kesinleşmesi gerekir. Bu uygulamayı bütün dünya zamanında yapıyor. Oysa ki TÜİK 1993 yılından beri bunu yapmadı. AKP’nin iktidar olduğu 2002 yılından bugüne kadar da yapılmadı. Yani TÜİK görevini ihmal etti. Kötüye kullandı. Yapması gereken düzeltmeleri yapmadı. Şimdi 15 yıllık birden düzeltme yaptı. Milli gelir yüksek çıktı.
Yanlış üç…
Milli gelir hesabında yüzde 31.6 oranında fark çıkması, TÜİK’in milli gelir ve büyümede hataları görmemiş olmasını ortaya koyuyor. Bu durumda geçmiş verileri kullananlar yanlış projeksiyon yapmış oluyorlar. Yatırım hesapları da yanlış demektir. Hükümetin ekonomik politikaları da yanlış bir baz üstünden yapılmış demektir.
Ayrıca, yüksek oranlı bir düzeltme, içte ve dışta güvensizlik yaratır. Şimdiden sonra Türkiye’nin doğruluğu tartışılır. Ciddi yabancı yatırım sermayesi gelmez.
Hükümet kayıt dışına hakim değil
Düzeltmenin büyük kısmı kayıt dışı ekonomiden geliyor. Demek ki bu hükümet kayıt dışı ekonomiyi bilerek kontrol etmedi veya beceremedi. Konut sayısı ve imalat sanayiinde işyeri sayısını bilmediği anlaşıldı.
– 13.9 milyon şeklinde GSYH’ya giren konut sayısı, elektrik abone sayısı dikkate alınarak 19.2 milyona çıkarıldı. Türkiye’de elektrikte kaçak oranı yüksek olduğu, bir evin birkaç abonesi veya birkaç evin tek abonesi olduğu için, elektrik abone sayısı ortalaması, konut sayısını sağlıklı vermez.
– İmalat sanayiinde 10 ve daha fazla işçi çalıştıran işyeri sayısı 11 bin 293 iken bu rakam 27 bin 813’e yükseltildi