İşsizlik çıldırtmaya başladı.. Medya savaşları ve bir kamusal hizmet olan bazı basının yanlı tutumu insanları rahatsız ediyor.. CHP’den AKP’ye milletvekili transferinden pis kokular gelmeye başladı..Ekonominin kayıtsız şartsız IMF’ye teslim edilmiş olmasını kimse içine sindiremiyor.. Kırk yıldır ekonomiyi batağa sokanlar hala meydanlarda kurtarıcı gibi dolaşıyor..İç borç faizi nedeniyle kamu yatırımları aksıyor..Cari Açığımı artıyor..Bu açığı Dış borçla kapatıyoruz.
AKP iktidarından bu yana, THY ile seyahat edipte, sıkıntıya girmeyen var mı ?
Böyle bir ortamda yaşayıp ta strese girmeyen olur mu ?
Stres , olumsuz enerji birikimidir… Yerde meydana gelen enerji birikimi depreme neden olur… Ekonomide meydana gelen enerji birikimi, kriz yaratır… Toplumda oluşan enerji birikimi, yani streste, sosyal patlama yaratır.
Türkiye neden böyle bir strese girdi?
Genel ve özel olmak üzere iki nedeni var..
Bir.. Gelişmekte olan ülkeler böyle bir süreçten geçerler… Zira, bu toplumlarda ekonomik ve sosyal dengeler yerli yerine oturmamıştır. Bu dengeler yerleşinceye kadar, sosyal hareketlilik yüksektir. Ekonomik ve sosyal yapıda, değişim sancıları yaşanıyor. Ülkeler geliştikçe gerek sosyal dengeler ve gerekse makro ekonomik dengeler yerli yerine oturuyor..Halkın Eğitim ve kültür düzeyi artıyor… Toplum daha fazla bilinç sahibi oluyor ..Piyasa oluşuyor… Refah artıyor… Sosyal ve ekonomik sorunlar çözülüyor. Stres bitiyor.
Bu durum, oturmuş topraklarda depremin daha az veya hiç olmaması, buna karşılık daha genç topraklarda daha fazla olmasına benzer.
İkinci ve özel neden Türkiye ye özgü nedendir… Türkiye’nin özel durumu ve şanssızlığı, stresin boyutunu artırmıştır.
Özel durum, ülkenin gerek coğrafi açıdan ve gerekse inançlar bakımından doğu ile batı arasında sıkışıp kalmış olmasıdır… Doğunun despot toplumları ile batının demokratik toplumları arasında bocalayan bir ülkeyiz… Bu durum sosyal dengelerin oturmasını engelliyor.
Şanslı bir toplum olsaydık, iyi niyetli politik kadrolar, geçiş sancılarını azaltabilir, geçiş sürecini kısaltabilirlerdi. Maalesef tam tersine, politik kadrolar özel çıkarlarını toplumsal çıkarların üstünde tuttular.. Geçiş sürecini ve değişim sancılarını artırdılar.
Toplumda biriken bu stres , bir sosyal patlamayı getirebilir . Şimdiki halde toplumun siyasi kararlarda önemli yanlışlar yapması, bu stres birikiminden ve oluşan tepkilerden ileri geliyor.. Dikkatli olmak zorundayız.