TEKEL İŞÇİLERİ NE İSTİYOR?

TEKEL işçilerinin çalıştığı işletmeler önceden özelleştirildi. Şimdi işçiler tasfiye edilmek isteniyor. Oysaki özelleştirme işçinin kazanılmış hakkını yemek, çalışanı işsiz bırakmak değildir. İstihdamın korunması, çalışanın haklarının korunması özelleştirmenin temel felsefesidir.
Hükümet, TEKEL işçilerini 4/c kapsamında çalıştırmak istiyor. 657 sayılı devlet memurları kanununun 4. maddesi, kamuda istihdam şekillerini tarif ediyor. 4. Maddenin c fıkrası da geçici personel çalıştırmayı düzenliyor. Bu madde aynen şöyledir:
 “c) Geçici personel: Bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet olduğunda Devlet Personel Dairesinin ve Maliye Bakanlığının görüşlerine dayanılarak Bakanlar Kurulunca karar verilen görevlerde ve belirtilen ücret ve adet sınırları içinde sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kimselerdir.’’

TEKEL işçisi hükümet tarafından kapının önüne bırakılmıyor… Ancak tüm hakları elinden alınarak, daha beter duruma sokuluyor.
İşçi statüsünden, işçi ve memur dışında, geçici personel statüsüne geçiriliyor.
12 ay maaş alacakken, yılda 10 ay maaş alıyor. 2 ay aç kalacaklar.
Maaşları yüzde 60, yüzde 70 düşüyor. Hak ettikleri ve almakta oldukları maaşlarının üçte birine yakın bir maaş alacaklar. Örneğin 1800 lira maaş alan bir işçinin maaşı, 600- 700 liraya iniyor. Uzmanlık alanlarının dışında çalışacaklar, verimlilikleri düşecek.
İşletme bağlılıkları olmayacak, nerede çalışacakları belli değil.
Özetle, Başbakan devlette çalışan, vergi veren işçileri, yetim bırakıyor. Üstelik de zeytinyağı gibi üste çıkıyor… Bunlara “yetimin parasını yedirtmem” diyor.
Şimdiye kadar yetim hakkı yiyenler denilince, devleti dolandıranlar, ihale yolsuzluğu yapanlar, Avrupa Birliği 2009 Türkiye raporunda yazdığı şekliyle kamuda yolsuzluk yapanlar, ihalelerden komisyon alanlar, devlet malını kendi zimmetine geçirenler, vatandaşın mevduatına yüzde 10 faiz verip, ondan kredi kartı için yüzde 50 faiz alan tefeci bankalar anlaşılırdı.
Başbakan bu anlayışı değiştirdi… Onların aldıkları analarının ak sütü gibi helal, işçinin aldığı yetim hakkı imiş!
Başbakan, her şeyde olduğu gibi çalışanlar açısından da çizgiyi geçti.
4/c’nin kaldırılması için CHP ve MHP’nin kanun teklifleri var. Örneğin CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarınca TBMM Başkanlığına sunulan teklife göre kamu kurum ve kuruluşlarının temizlik, güvenlik, yemek ve taşıma gibi hizmetlerini veren taşeron firmalarda çalışanlar, asıl işveren olan kamu kurumlarının işçi kadrolarına geçirilecek. Kamu kurumlarında sözleşmeli ve geçici olarak istihdam edilen personel ise memur ya da işçi kadrolarına atanacak. Memur ve sürekli işçi kadrolarına geçirilen sözleşmeli ve geçici personelin, kamu kurum ve kuruluşlarında çalıştırıldıkları süre, kıdemlerinden sayılacak.
Başbakan, elbette muhalefet partilerinin verdiği tekliflerin Mecliste gündeme alınmasını engelleyecektir. Zaten, TEKEL işçilerinin hak isteme eylemleri için ideolojik demesi de, CHP ve MHP milletvekillerinin işçilere destek vermesi ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’la görüşmek isteyen işçilere polis engellediği için Baykal’ın işçileri ziyaret etmesinden ileri geliyor.
Yani Başbakan işçiye sahip çıkmadığı gibi, çıkanları da karalamaya çalışıyor.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir