İŞSİZLİK KRİZİ DERİNLEŞTİRDİ

Ocak ayında TÜİK’ in açıkladığı işsiz sayısı 3 milyon 650 bine ulaştı. İş aramayıp çalışmaya hazır olanların sayısı da 2 milyon 394 bine ulaştı. Yani Ocak ayında toplam işsiz sayısı 6 milyon 44 bine çıktı.

 

Bu sayıya göre işsizlik oranı yüzde 23.3 oldu.

 

Bu noktada parantez içinde söylemek gerekir ki, gerçek veya fiili işsizlik oranını, çeşitli oranlar olarak açıklayanlar var… Mevsimlik işsizleri ve gizli işsizleri katanlar var. Bunlarla ilgili sağlıklı bilgiler olmadığı için girmek doğru neticeler vermez. Doğrusu, TÜİK’ in kabul ettiği ve iş bulsa çalışacak dediği kitleyi önce aktif nüfusa katmak, arkasından fiili işsiz sayısını bu aktif nüfusa oranlamaktır.

 

 

 

TÜİK’ in işsizlik tarifi AB standartlarına uygundur. Ancak AB’ de işsiz kalanlar işsizlik sigortasından daha uzun süre ödenek alıyor. Kayıt dışı istihdam daha düşüktür. İş bulma ile ilgili kurumların imkanları geniştir. Ayrıca Avrupa’da Sosyal alışkanlık farklıdır. İşsiz kalan bir kuruma başvuruyor.

 

Türkiye de bu olanakların sınırlı olması ve gizli işsizliğin, kayıt dışı işsizliğin yaygın olması nedeniyle farklı ve Türkiye sosyal yapısına, istihdam yapısına uygun bir yeni sistem geliştirmek gerekiyor.

 

Gerçek veya fiili işsizler  son bir yılda  bir milyon 556 bin kişi arttı.

 

———————————————————————————–

GERÇEK İŞSİZ SAYISI ( BİN KİŞİ )

                                             2008 OCAK   2009 OCAK   ARTIŞ

                                         —————-    —————   ———–

İŞSİZ SAYISI                       2.591             3.650             1.059

İŞ ARAMAYAN İŞSİZLER   1.897             2.394                497                                         

TOPLAM                              4.488             6.044             1.556

————————————————————————————                                                                                                                      

 

 

1) İşsizliğin bu kadar tırmanması, ekonomik krizin bir depresyona dönüşmesine sebep oldu. İşsizliğin boyutu sosyal patlama yaratacak sınıra geldi.

 

2) Yaşamakta olduğumuz ekonomik depresyonda ortaya çıkan işsizlik oranı, bugüne kadar yaşanan krizlerde ortaya çıkmış en büyük orandır. Örneğin, 1994 krizinde ortalama yıllık işsizlik oranı yüzde 8.8,  2001 krizinde yüzde 8.5 ve 2002 yılında ise yüzde 10.6  dır.

 

3) Hükümet bu güne kadar ekonomik krizi görmezlikten geldi. Bugün de krizle mücadele için ve istikrar için yeni yaklaşımlar ve yeni politikalar içeren bir program yapmadı.

 

Avrupa Birliği ile ilişkilerde temel oluşturacak üç yıllık ‘’Katılım Öncesi Ekonomik Program’’ krizle mücadele programı değildir. Bu program bir durum tespitidir.

 

Üstelik bu programda 2009 yılı işsizlik oranı yüzde 13.5 olarak hedef alınmıştır… Ancak aynı anda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ocak ayı işsizlik oranını yüzde 15.5 olarak açıklayarak durum tespitinin de yanlış yapıldığını ilan etmiştir.

 

4) Bugün ekonomik krizin sosyal yansıması, işsizliğin artması, fakirliğin artması, intiharların artması, boşanmaların artması ve terörün tırmanması şeklindedir. Ekonomik kriz bir depresyona, bir buhrana dönüşmüştür. Önlem alınmaz ise bugünkü ekonomik ve sosyal konjonktür, sosyal patlama riski taşımaktadır.

 

İşsizliğin bu kadar tırmanması , ekonomik krizin bir deprasyona dönüşmesine sebep oldu.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir