Siyasi iktidar ve hatta medya, insanları unutmuş görünüyor… Her ikisi de İnsan olarak toplumun binde birinden daha az olan bir kesimini muhatap almış görünüyor…
Örneğin TÜSİAD’ın toplantıları sürekli manşetlerde çıkıyor… Ancak 25 milyon çiftçinin sorunları satır ararında bile geçmiyor…
Son açıklanan ve 2005-2007 yıllarını kapsayan ‘’Katılım Öncesi Ekonomik Program‘’ (KES) içinde, refah göstergeleri ve işsizlik hedefleri yer almıyor.
Bunlar yetmiyormuş gibi, siyasi iktidar devlet eliyle fakir yaratıyor… Devletin, bedelsiz olarak sunduğu kamu hizmetleri, tarıma destek, geri kalmış yörelere altyapı yaparak toplumun refah düzeyini yükseltir… Oysaki bizde faiz dışı fazla oranı uğruna bu hizmetler yapılmıyor… Faiz dışı fazla yerine, devleti yeniden yapılandırıp , gerekli reformları yaparsak, yolsuzluğu önlersek, kamu açıkları azalır. Mevcut kaynakları da halkın yararına kullanabiliriz.
Siyasi iktidarın fakir yaratma niyeti en çok tarım kesiminde hissediliyor…
– Örneğin 2005 bütçesine tarımsal destek için konulan ödenek bütçenin yüzde 2.2’sidir. Oysaki çiftçi nüfusu toplam nüfusun yüzde 38’idir.
– 2004 yılı itibariyle, köylü nüfusumuz 25 Milyondur… Yani üç kişiden birisi köyde oturuyor… Meseleye Tarım nüfusu olarak bakarsak bu sayı daha da artıyor… Buna karşılık, Dünya bankasının geçen yıl yayınladığı (9 Mart 2004) rapora göre, tarım nüfusunun Milli gelirden aldığı pay, son üç yıl içinde yüzde 15’ten yüzde 13’e geriledi.
– Yine Dünya bankasının aynı raporuna göre, üç yıllık program sürecinde, çiftçilere yapılan Mali destek 4.3 milyon dolar azaldı…Tarımsal gelirler yüzde 16, Tarım fiyatları reel olarak yüzde 13 geriledi…
– Program süresince gübre sübvansiyonları yüzde 50 oranında azalırken, gübre fiyatları ikiye katlandı.
– Aynı dönem içinde ekili alanlarda 450 hektarlık bir azalma oldu.
– Türkiye OECD ülkeleri içinde Tarımını en az destekleyen ülke konumuna getirildi.
Yalnızca biz söylemiyoruz. Dünya Bankası raporu da gösteriyor ki, şimdiye kadar IMF’li politikalar ve AKP iktidarı, çiftçiye hiçbir şey vermedi… Tersine batık bankaların 47 milyar dolarlık yükünü, bütçeden ödenen yüksek reel faiz maliyetini de çiftçinin sırtına yıktı…
– 2004 yılı itibariyle, Köylü nüfusumuz 24 Milyondur.. Yani üç kişiden birisi köyde oturuyor… Meseleye Tarım nüfusu olarak bakarsak bu sayı 32 milyona çıkıyor… Yani Türkiye‘nin yüzde 45’i tarımla uğraşıyor.. Buna karşılık Milli gelirden aldığı pay, son üç yıl içinde yüzde 15’ten yüzde 13’e geriledi.
– Raporda , üç yıllık program sürecinde , çiftçilere yapılan Mali destek 4.3 milyon dolar azaldı…
– Dünya Bankası gururla bu üç yıl içinde, Tarımsal gelirlerin yüzde 16, Tarım fiyatlarının reel olarak yüzde 13 gerilediğini açıklıyor…
– Yine program süresince gübre sübvansiyonları yüzde 50 oranında azalırken, gübre fiyatları ikiye katlandı.
– Aynı dönem içinde ekili alanlarda 450 hektarlık bir azalma oldu.
– Türkiye OECD ülkeleri içinde tarımını en az destekleyen ülke konumuna getirildi.