REEL SEKTÖRÜN HÜKÜMETE GÜVENİ AZALDI

MERKEZ Bankası, özel sektör imalat sanayi işyerleri arasında her ay “İktisadi yönelim anketi” yapıyor. Bu ankette işyerlerini yönetenlere işlerle ilgili bugünkü ve gelecekteki beklentileri soruyorlar.

Ankete verilen cevaplara göre yapılan değerlendirmede, 100 güven sınırını gösteriyor. 100’ün üstü güveni, altı ise güvensizliği gösteriyor.
Bu endekse göre bu yılın ocak ayında 115.3 olan güven endeksi, ekim ayında 103.9’a geriledi.

Firmaların bekledikleri sipariş ise mevcut durumda yüzün atına, 89’a geriledi. Genel gidişatta da güvensizlik oluştu. Ocak ayında 107.7 olan endeks değeri, 99.1’e geriledi.
Başka bir ifade ile imalat sanayinde iş yapan firmalar, genel gidişatı iyi görmüyorlar.

………………………………………….    OCAK     EKİM
…………………………………………..    2007       2007
Reel kesim güven endeksi        115.3      103.9
Toplam sipariş …………………….    95.3        89.0
Genel gidişat …………………….     107.7        99.1

Aslında bu durumu reel sektör de şikâyetlerin sıklaşmasından dan da anlıyoruz.
Reel sektör özellikle Aşırı değerlenmiş YTL ëden şikayet ediyor.

Değerli YTL-Düşük kur

DEĞERLİ YTL ithalatın ucuzlamasına ve enflasyonun düşmesine imkân veriyor. Bu durum bir rahatlama yaratıyor. Ancak aynı zamanda ülkenin rekabet gücünü azaltıyor. Bu yüzden ithalat daha çok artıyor. Ve dış ticaret açığı ve cari açık oluşuyor. Bu sene 35 milyar doları geçecek olan cari açığı sürdürmek mümkün değil.

İthalat daha ucuz olduğu için, üretimde aramalı ve hammaddeyi de ithal ediyoruz. Bu nedenle imalat sanayinde işler iyi gitmiyor. KOBİ’ler (küçük ve orta boy işletmeler) sıkıntıya giriyor. Sonuçta reel sektör güven endeksi düşüyor.

Güven endeksinin yüksek olması ekonomide beklentileri de olumlu etkiler. Güvensizlik ise aynı beklentileri olumsuz etkiler.

Ekonomideki olumsuz beklentiler enflasyonu da olumsuz etkiler.
Mamafih, ekim ayı enflasyonu da artmış ve ekim ayı TÜFE oranı yüzde 1.81 olmuştur.

Geçim sıkıntısı

EKİM ayında, fiyatı liste olarak belirlenmiş olan mal ve hizmetlerin fiyatında bir artış yoktur… Örneğin ulaştırma, haberleşme ve eğitimde çok az da olsa düşme yaşanmıştır. Ancak fiyatları günlük belirlenen mal ve hizmetlerde artış olmuştur. Bu anlamda, giyim ve ayakkabıda aylık artış yüzde 8.22 olmuştur. Bu artışta mevsimlik etki de vardır. Buna rağmen aylık artış oranı çok yüksektir. Yine gıda ve alkolsüz içkilerde de aylık enflasyon oranı yüzde 3.41 olmuştur. Gıdada yüksek enflasyon fakir-fukaranın geçim sıkıntısının artması demektir.

Mutfak enflasyonu olarak adlandırılan gıda ve alkolsüz içki fiyatlarındaki değişmeye, mutfak enflasyonu deniliyor. Fakir-fukaranın harcamaları içinde mutfağın payı yüksektir.

Özet olarak, fakir zaten halinden memnun değildi. Şimdi reel sektörde halinden memnun değil. Elbette halinden şikâyet eden bu reel sektör içinde devletten ihale alan AKP yandaşları yer almıyor.

Reel kesim güven endeksi

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir