Kurumsal Devletten Parti Devletine

Orman yangınlarında Merkezi devletin hazırlıksız olduğu  ve zayıf kaldığı ortaya çıktı. Sel felaketinde de hem Merkezi devletin , hem de Belediyelerin önlem almadığı ve daha önemlisi aykırı yapılaşmaya izin verdikleri anlaşıldı. Bu felaketler insanların ölmesine neden oldu. Normal demokratik bir ülke de  önce Merkezi hükümet sonra belediye başkanları istifa ederdi. İstifa bir yana  mevcut bakanlar tenkit edenleri bile suçluyorlar. Bunun temel nedeni  demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün askıya alınması ve devletin kurumsal devlet olmaktan çıkarılıp  parti devleti yapılmasıdır.

1. Paralel devlet , devletin kurumsal şifrelerini bozdu.

AKP iktidarı önce Fetullah Gülen cemaatinin vesayeti kaldırmak bahanesi ile orduyu kontol altına almak amacına bilerek veya bilmeyerek destek oldu. Ergenekon gibi sahte davalar açılmasına , askeri ve sivil okullarda soruların çalınmasına , devlette paralel devlet kurulmasına izin verdi . Devletin kurumsal şifrelerinin bozulmasına seyirci kaldı veya ses çıkarmadı.

2. Hukuk ve demokrasinin askıya alınması devleti zayıflattı.

İnsanların toplum haline geçmeleri ile devlet gereksinimi de ortaya çıkmıştır. İbn Haldun devleti  ‘’Kabilelerden başlayarak , millete kadar varan her insan gurubu aynı zamanda toplumdur. Fakat her toplum bir devlet değildir.Çünkü devlet ,idari,  hukuki, ve siyasi kurumların meydana getirdiği bir siyasi bütünden oluşmaktadır. ‘’ diye tarif etmiştir. ( Musa Ağgül , İnb Haldun Toplum devlet ve medeniyet tasarımı , İstanbul ,2019)

Hukuki ve demokratik alt yapı olmadan devlet olmuyor. Hristiyan filozof ve tanrıbilimci Aurelius Augustinus,( Aziz Augustinus; 354-430 ) ;   ‘’ Adalet olmayınca devlet büyük bir çeteden başka nedir ki ? ‘’ diyor.

Bana göre devlet ve demokrasi birlikte gelişirse , halk  devleti oluşur. Zira devlet gücü ile demokratik haklar  teminat altına alınır.

3. Devlet parti devleti oldu. 

Siyasi iktidar baştan itibaren devlet imkanlarını siyasi alanda kullandı. Sonra da yetmedi   devleti parti devleti yaptı.  Kurumsal devlet ortadan kalktı. Bunun içindir ki daha önce devletle ortak iş yapanlar çıkar çatışmasına düşünce şimdi  devlette çeteleşmenin nereye kadar tırmandığını anlatıyor. 

Parti devleti devlet imkanlarının popülizm yolunda kullanılmasını kolaylaştırdı. Dikkat edersek , O hal ve Başkanlık sisteminden sonra , seçimlerde devlet imkanları , kamu bankaları , varlık fonu ve MB rezervleri  denetimsiz ve daha kolay kullanıldı. 

AKP bu  20 yılda Türkiye’nin en büyük kaybı , devletin kurumsal devletten parti devletine dönüşmüş olmasıdır. Türkiye’de devlet  1923 sonrası kuruluş yıllarında  da parti  devletiydi. Ancak devletin kurumsal yapısı devam ediyordu. Devlette  kadrolar liyakat esasına göre dağıtılırdı. Kamu kaynaklarının dağıtımında  popülizm yoktu. Tek parti devleti birinci sanayi planı ile 1933-1938 yılları arasında hedefin üstünde kamu altyapı yatırımı yaptı. İkinci Dünya savaşı koşullarında CHP partizanlık yapmadı.1946 seçimlerinde de demokrasiye geçilmesini sağladı.

Dahası  o dönemde kuruluş şartları içinde eğer çok partili bir düzen olsaydı , yine popülizm ön plana çıkardı ve Türkiye’nin imarı  ve devrimleri yapmak imkanı olmazdı. Tam demokrasi de popülizmi önler ve fakat Osmanlıdan sonra demokrasiyi kurmakta kolay olmadı. CHP aksak demokrasi devraldı. Zaten DP’ den itibaren din popülizmi ön plana çıktı ve sorun 1958 dış borçlarda moratoryuma kadar gitti.

4. Devlet dışlandığı için ekonomide çöküş yaşıyoruz.

Devletin GSYH içindeki payı yüzde 25 ile yüzde 30 arasında değişiyor. Ama daha önemlisi devlet kanun ve kararlarla , teşvik ve imtiyazlarla , tüm ekonomiye yön veriyor.

Küreselleşme ile devletin piyasayı düzenleme ve denetlemesi en aza indirildi. AKP iktidarı  kraldan çok kralcı oldu ve kamu tekellerini özelleştirerek piyasada tekelci ve oligopol yapıların oluşmasına neden oldu.

Piyasanın etkin çalışması için, marjinal sosyal faydanın marjinal sosyal maliyetin üstünde olması veya eşit olması, negatif dışsallıkların olmaması gerekir. Ama AKP planlamayı kaldırarak , devleti günübirlik politikalarla yönetti. Bu gün yaşadığımız derin göçük oluştu.

Her şeye rağmen umudumuzu kaybetmeyelim … Dünya’da despot rejimlerden demokrasiye geçişle birlikte devlet te  yeniden halkın devleti olmuştur.

 

One thought on “Kurumsal Devletten Parti Devletine

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir