KREDİ KARTLARINDA YENİ MAĞDURLAR YOLDA

Kredi kartları bireysel kredi kartları ve kurumsal kredi kartları olarak ikiye ayrılıyor. Kurumsal kredi kartları şirketler için verilen kartlardır. Bireysel kartlar ise doğrudan şahısların kendilerine verilen kartlardır.  

Bu güne kadar kredi kartlarında zaman zaman yeniden yapılandırma yoluna gidildi. . Ancak üç-beş sene sonra yeniden kredi kart mağdurları oluştu.  

2009 yılında takibe düşen bireysel kredi kartı borçları oranı yüzde 11 ‘e çıkmıştı. O yılın kriz yılı olması, Milli gelirin yüzde 4.8 daralması da bu artışta etkili olmuştu. Arkasından kredi kartlarında yeniden yapılandırma yapıldı. Ben dahil birkaç milletvekilinin kanun teklifi vardı. Hükümet de aynı zamanda kanun tasarısı gönderdi. Yeniden yapılandırma yapıldı.

 

Ne var ki kart mağdurlarının ancak yarısı kurtuldu. 

Bu günde Takibe alınan Kredi kartı borçlarının artması, yeni mağdurlar için alarm vermeye başladı.  

2012 yılından beri Türkiye durgunluk yaşıyor. İşsizlik artıyor. Halkın geliri azaldı. Bu nedenle bireysel kredi kartlarında takibe düşme oranı arttı.  

Aşağıdaki grafikte bu artış net olarak görülüyor. Takibe düşen Bireysel kredi kartları oranı 2012 yılında yüzde 5.1 idi. Bu oran yıllar itibariyle arttı. 2015 Mart ayında yüzde 7’ye yükseldi.

Kredi kartlarında fahiş faizler devam ettikçe, yeni mağdurlar ve yeni yapılandırma kısır döngüsü devam edecektir. Zira Kredi kartlarında temel sorun gecikme faizinin tefeci faizinden yüksek olmasıdır. Eskiden tefecinin eline düşen iflah olmaz derlerdi. Şimdi ise kredi kartı borcu temerrütte düşen iflah olmuyor. Bu defa bankaların elinden Tefeciler kurtarıyor.

Yani Piyasada bu sorunu çözmek için işletmeler türemiş.  Bu işletmeler Bir şekilde kredi kartı gecikme faizine göre daha düşük faizle peşin kredi veriyor. Sizin borcunuzu kapatıyor… Ancak aynı borcu kendisi daha düşük faizle takside bağlıyor. Kredi kartı gecikme faizi yüzde 30.5, buna karşılık bu gibi kuruluşların aldıkları yıllık faiz yüzde 20 dolayındadır.

Ayrıca bankaların kendisi de tüketici veya ihtiyaç kredisi vererek, borcu taksitlendiriyor. Ancak bunun için kişinin şartlarının uygun olması gerekir. Tüketici kredilerinde de faiz oranları gecikme faizinden daha düşük kalıyor.

Öte yandan mağdurların artmasına, kart limit ve taksit sınırlamasına rağmen, kart sayısı ve kartla alış veriş artıyor. Zira işsizlik arttıkça, insanlar kredi kartını hayatı idame aracı olarak kullanıyor. Denize düşen yılana sarılır misali, aç kalan karta sarılıyor.  

Bu seçimde Muhalefet partileri, takibe düşen kredi kartı borçlusu için çözüm vaat ediyor. MHP 2 milyon 890 bin kişinin takibe düştüğünü belirterek, çözüm getireceğini vaat ediyor… CHP   “Kredi kartı faiz miktarının en az yüzde 80’ini silineceğini ‘’ vaat ediyor. 

Bu kısır döngüden kurtulmak için, tek yapılması gereken, kredi kartı faizini mevduat faizinden yüzde 50 daha yüksek tutmaktır. Söz gelimi mevduat faizi yüzde 10 ise kredi kartı faizi en yüksek yüzde 15 olmalıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir