KÖTÜ TOHUMU BAŞBAKAN EKTİ

Başbakan, partisinin gençlik kolları toplantısında konuşurken,  Malatya’daki vahşetin psikolojik ve sosyolojik boyutlarını araştırdıklarını söyledi.. Ayrıca ‘’Biz dinsel milliyetçiliğe, inanç milliyetçiliğine karşıyız‘’ dedi.   

 

Gerçekte, Türkiye’yi bu ortama getiren Başbakanının kendisidir..

 

Geçmişte söyledikleri hafızalardan silinmedi.. Bu gün ise  yaptıklarını kamufle edemiyor..

 

Malatya olayı, bir kişinin veya bir günün olayı değildir.. Cumhuriyetin  ta başından beri, gerici ve şeriatçı güçlerin, laiklik karşıtı olanların, öre öre bugüne kadar getirdikleri planlı ve programlı bir sürecin ürünüdür.

 

 

 

Vahşetin altyapısını başbakanın geçmişte söyledikleri hazırlamıştır..

 

Herkesin bildiği ve sık sık medyada yer alan Başbakanın önceki ve şimdiki konuşmaları, vahşetin psikolojik ve sosyolojik boyutlarını çok  belirgin bir şekilde açıklamaya yetiyor..

 

TAYYİP ERDOĞAN’IN  ŞERİATÇI SÖZLERİ..

 

  • Elhamdülillah Şeriatçıyız. (21.11.1994-Milliyet)
  • Ben tekkeye değil, dergaha gittim. (22.1.1997-Gözcü)
  • Ataya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok. (12.5.1994-Hürriyet)
  • Bütün okullar imam hatip yapılacak. (17.9.1994-Cumhuriyet)
  • Ben İstanbul’un imamıyım. (18.1.1995-Hürriyet)
  • Cumhurbaşkanının imam hatipli olacağı günler yakındır. (5.2.1996/5.2.1995-Akit)
  • Hem laik, hem Müslüman olunmaz .. Ya Müslüman olacaksın.. Ya laik. İkisi bir arada olunca , ters mıknatıslanma olur. Mümkün değil, ikisi bir arada olamaz.
  • Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir lafı koskoca bir yalan.. Egemenlik kayıtsız şartsız Allahındır.
  • 1.5 milyarlık İslam alemi , Müslüman milletimizin ayağa kalkmasını sabırsızlıkla bekliyor… kalkacağız bu ayaklanma başlayacak.
  • Referansımız İslamdır.. Tek hedefimiz İslam devletidir.

 

Hem  hedefimiz İslam devletidir diyorsun.. Hem de ‘’ her inanç sahibinin inancına aynı mesafedeyiz.. ‘’diyorsun

  ‘’Hafıza-i beşer nisyan ile  maluldur. ‘’ yani  insan unutma özürlüdür.  Ziya Gökalp’ın bu sözünü tüm siyasiler ve özellikle de Başbakan açısından değerlendirmek gerekir.

 

Başbakan nasıl olsa toplum söylediklerimi unuttu .. diye düşünmüş olabilir.. Veya  takiyye yapıyor olabilir.. Başbakan bunu hep yapıyor.. Önemli olan toplumun bakış açısıdır..

 

TOPLUMSAL YOZLAŞMAYI SİYASİLER YARATTI…

 

Siyasette , kimileri sağı , kimileri solu , kimileri Atatürk ‘ü istismar etti.. Kullandı.. Tayip Erdoğan da  alabildiğine islamı kullanıyor.  

 

1950 ‘de Demokrat parti iktidarında , Türkçe ezan kaldırıldı.. DP şeriatçı çizgide değildi.. Ancak taviz verdi.

 

Rahmetli Ecevit , 1980 öncesi başbakan  olabilmek için , din istismarcılarını bakan yaptı..

  

Geçmişte Demirel ,’’ dün dündür.. Bu gün bugündür ‘’ diyerek, Tayyip Erdoğan gibi her gün işine geldiği şekilde  konuşanlara kötü örnek oldu. Bu gün irtica tehlikesini görüyor.. Ancak kendi   katkısını göremiyor.

 

Kenan Evren , imam hatip liselerinin mantar gibi çoğalmasına neden oldu.

 

Dün 23 nisandı .. Ulusal egemenliğin 87. yılı idi.. Ülkede 87 yıl önce  ne kadar irtica riski var idiyse , bu risk bu günde o kadar tırmandı.. Bu günler toplumun son şansı olabilir..Toplum kimseye değil , artık kendine güvenmelidir.. ve kendi  geleceğine el koymalıdır. 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir