KESK sözcüsü Halil Ünal ve Sağlık Emekçileri Sendikası Kayseri Şube Başkanı Orhan Karakaya, maaşları protesto için slogan attılar diye AKP tarafından mahkemeye verildiler.. Üçer ay hapis cezası aldılar.
Eğer bir siyasi iktidar, kendini seçenlere karşı toleranslı olamıyorsa bunun çeşitli nedenleri olabilir..
– Siyasi iktidarın siyasi ve ekonomik açıdan yaşamakta olduğu bir panikten ileri gelebilir.. Örneğin , IMF reel ücretleri düşürün diye diretiyorsa , Öte yandan bir durgunluk riski varsa , bu durum siyasi iktidarı panik içine sokmuş demektir.
– Siyasi iktidarın demokrasi anlayışı, göstermelik olabilir… Amacını gizlediği için de , stres içine girmiş olabilir. Bu şartlarda AKP’ nin AB’ yi isteme amacına da farklı bir açıdan bakmak gerekir.
Sendikacıya gelince.. Sendikacının sıkıntısı açıktır.. Hiçbir yoruma ihtiyaç göstermiyor..
“Siyasi iktidarların eli sürekli işçinin cebinde olmuştur.. AKP elini biraz daha derine sokmuştur.
“
İşçinin ne kadar istismar edildiğini, devletin resmi rakamları çok net gösteriyor.
1) DİE’ye göre, Özel sektör imalat sanayinde verimlilik 2003 yılında yüzde 7.2 arttı. Büyüme oranı 5.9 oldu ..Aynı yıl TÜFE yüzde 14 oldu.. Buna karşılık aynı sektörde işçi ücretleri bu yıl içinde reel olarak yüzde 1.9 geriledi.. İşçi hem enflasyona yenildi.. Hem de verimlilikten pay alamadı.
2) 2004 yılının ilk dokuz ayında da verimlilik artışı yüzde 9.2 oldu… Büyüme oranı yüzde 9.9 oldu… Buna karşılık reel ücret artışı yüzde 2.8 oldu.
3) MB raporuna göre, 2004 yılında kamu kesiminde ortalama ele geçen net işçi ücreti 2004 yılında reel olarak yüzde 4.4 oranında azalmıştır.
Emekli maaşları ve asgari ücrette artışın olması, kamu sektöründe, işçiyi temsil eden sendikacıyı ilgilendirmiyor… Elbette ki işçinin hakkını korumak için tepki gösterecektir.
Kamudaki İşçi sendikalarının gösterdikleri tepkiye karşı, siyasi iktidarın sertleşmesi doğru değildir.. Yapması gereken işçinin hakkını vermektir…
Kaldı ki her sertlik yeni sertlikler doğurur… Sendikalar yeni tepkiler verir… Ayrıca kamu oyu da, bankalarda milyarlarca doları kaptırıp, işçinin üç kuruşuna göz diken siyasi iktidarlara hoş bakmaz.
Bizde siyasi iktidarlar hep aynı hataya düşmüştür… Ve hepte sonları hüsranla bitmiştir.