KART MAĞDURLARINI TEFECİLER KURTARIYOR

Kredi kartı mağdurları Şubat ayında 2 milyon 3 yüz bine yükseldi.

Ayrıca 9 milyon kart sahibi de asgari ödemeden borcunu ödüyor… Yani ancak faizleri ödüyor.

 

Kredi Kartlarından alınan, yüzde 52 faizden kurtulma isteyenler için, tefeciler yüzde 30 faizle kredi veriyor. Uygulama şöyle yapılıyor:

 

Kredi kartı mağduru, internette ilan edilen ve sizi kredi kartı borcundan kurtarıyoruz şeklindeki ilanlardan, bir adres buluyor.

 

Örneğin bin liralık banka borcu için, başvurduğu kişiye 1.300 liralık bir slip imzalıyor. Bu 1300 lira 12 aylık taksitlere bölünüyor. Kart mağduru Karşılığında 1000 lira alıyor. Aldığı bu 1000 lira ile kart borcunu kapatıyor.

 

 

Kart mağduru yüzde 30 faizi peşin ödemiş oluyor, ancak yinede yüzde 62 faizin yarısı kadar faiz ödemiş oluyor. Ayrıca kart borcunu bir yıla taksitlendirmiş oluyor.

 

Maalesef, 2001 krizinden sonra uygulamaya giren ekonomik programın tek hedefi bankaları kurtarmaktı. Halk vergi verdi. Hazine borçlandı. Hükümet doğal tekeller dahil, özelleştirme yaptı. Bankalar kurtuldu. Bankalar düze çıkar çıkmaz, toplumu kazıklamaya başladı.

 

  • Yasal olmadığı halde kredi kartlarından yıllık ücret adı altında ücret aldılar… Almaya devam ediyorlar.
  • Mevduat faizinin yüzde 12’ ye düştüğü bugün bile Kredi kartlarından akdi faiz olarak yüzde 52’ e varan faizler alıyorlar.
  • Kredi kartlarından gecikme faizi olarak, geçmiş yıllarda yüzde 106 faiz aldılar. Şimdilerde yüzde 62’ lere ulaşan faiz alıyorlar.
  • 50 YTL havale yapmak için 20 lira komisyon alıyorlar. Bankaların yaptıkları yasalara uymuyor. Etik değil.

 

Bankaların kredi kartlarından aldıkları yıllık ücret yasal altyapıya dayanmıyor. Bu hususta mahkeme kararları var. Bankaların sözleşmelerinden kredi kartları için aldıkları yıllık ücreti çıkarmaları gerekiyor. Ancak müşteri itiraz etmezse çıkarmıyorlar.. Bazı hatırlı müşterilerinden de bu ücreti almıyorlar.

 

Yani güme giden halk oluyor.

 

Merkez Bankası ve bankalar, mevduat faizini yıllık ilan ediyor ve alıyor…  Kredi faizlerini, tüketici kredisi, konut kredisi ve kredi kartları faizlerini ise aylık ilan ediyorlar.

 

Bankalar ekonomik krizi de istismar ediyor. Örneğin bu günlerde bankalar mevduata, yıllık yüzde 12 ile yüzde 14 arasında faiz veriyorlar. Buna karşılık ticari işlek kredilerden yıllık, yüzde 25 ile yüzde 30 arasında  faiz alıyorlar.

 

Yine yatırım kredilerinde yatırımın cinsine ve vadeye göre, aylık olarak yüzde 20’nin üstünde faiz alıyorlar. Bu faizlerle kimse yatırım yapmıyor.

 

Kaldı ki, bankalar mevduata yıllık faiz uygularken, kredilere aylık faiz uyguluyor.

 

Bu uygulamalar bankaların haksız kazanç sağlamasına neden oluyor. Tüketicinin aldanmasına neden oluyor ve piyasa düzenini bozuyor. Aylık faiz belirsizlik yaratıyor.

 

Bankaların aracılık maliyetleri çok yüksektir. Kredilerde, faiz dışında masraf alıyorlar. Örneğin bir gayrimenkul ipotek karşılığı alacağınız 200 bin TL kredi için baştan en az 10. bin TL’niz gidecektir.

 

Bu istismarlara göz yuman hükümette bankalar kadar suçludur.. Ekonomik açıdan bakılınca Siyasi iktidarların bir görevi de piyasadaki istismarları önlemektir.

 

Merkez Bankası gecelik faizleri ortalama yüzde 12-14 olarak ilan ederken, kredi kartları için nasıl oluyor da yüzde 62  faiz ilan ediyor.. Bana göre merkez bankası elindeki yetkiyi istismar ediyor.. Vatandaşa karşı suç işliyor.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir