1877 Osmanlı Rus savaşından sonra yapılan Ayastefanos anlaşmasıyla, Osmanlı İmparatorluğunun Rusya’ya vereceği savaş tazminatı 1milyon 410 bin altın ruble olarak hesaplanmıştı. Ancak aynı anlaşmanın 19. maddesine göre Osmanlı hazinesinin imkansızlığı nedeniyle, 1 milyon 100 bin ruble karşılığında, Kars-Ardahan ve Batum toprakları Rusya’ya verildi.
44 Yıl işgal altında kalmış olmak Karslıları ve Ardahanlıları daha toplumcu daha ulusalcı ve daha duyarlı yaptı.
Osmanlıya olan tepki Kars yöresinde ünlü bir halk deyişi ile şekillendi: ‘’Ekinde yok, biçinde yok; yemeğe ortak Osmanlı‘’
Dün 30 Ekim, Karsın düşman işgalinden kurtuluşunun 88 yıl dönümü idi. 88 yılın özeti şudur:
Karslı karsa hep sahip çıktı… ‘’Hükümetler ve özellikle AKP hükümeti karsın hakkını karsa vermedi.’’
Bugün Kars 2001 krizin etkilerinden kurtulabilmiş değil.
Neden? Çünkü Hükümet İstanbul yaklaşımı içinde, İstanbul ve batıdaki şirketlerin borçlarında faiz indirimi yaptı… Taksitlendirme yaptı… Bunları kurtardı. Ancak Anadolu yaklaşımı içinde yer alan Kars’taki işletmelere bu güne kadar hiçbir şey yapmadı…
Bu nedenledir ki Kars’ta, Organize sanayi bölgesinde mevcut 40 fabrika ve imalathaneden yalnızca ikisi çalışıyor. Yine bu nedenledir ki, Küçük sanayi sitesinde yer alan 400 işletme, halk bankası tarafından haciz edilmiştir.
HÜKÜMET NE YAPTI?
Merkezi İstanbul’da bulunan Kars- Ardahan ve Iğdır Kalkınma Vakfı, bu vakfın üyeleri ve bu vakfın bulduğu hayırseverler, Karsa ve Ardahan’a sosyal nitelikli yardım ve yatırım yaptılar. Bu yatırımlardan bazıları şöyledir:
6 Öğrenci yurdu, 2 Öğretmen Evi, 7 okul, 1 kapalı Spor
Salonu, Parklar, Çeşmeler ve hastanelere ek üniteler. ‘’
Hükümet altı yılda ne yaptı? Eski bir proje olan Kars- Tiflis demiryolu projesini hayata geçiriyor… Bu proje yöre için çok önemlidir… Ancak Projenin bir ayağı topla kaldı. Proje maliyeti düşsün diye Kuzey Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz bağlantısı projeden çıkarıldı.
Kars için hayvancılık önemli bir kaynaktır. 1960 yıllarda Rusya’ya canlı hayvan verilirdi. Bu nedenle yöre halkının geliri ve refahı iyi idi. Sınır ticareti kesilince bu imkan da ortadan kalktı.
1997 yılında Kars Ticaret Borsası başkanı İsmet Çelik, Türkiye’nin ilk ‘’Organize hayvancılık Bölgesi‘’ projesini yaptırdı.
Bu proje ile hayvancılıkta et ve süt verimi artacaktı, atıklar biyogaz elde etmek için değerlendirilecekti. Yem temini daha uygun şartlarda sağlanacaktı.
Gel- gör ki, bu proje Ankara da yapıldı. Amasya’da yapıldı. Türkiye’nin hayvancılık açısından en etkin bölgesi olan Karsta yapılmadı. Yapılacağı da yok.
Ayrıca, Kars’ ın çevre ve doğal imkanlarının hiç biri bu güne kadar kullan