2016 yıllık ortalama işsizlik oranı yüzde 10.9 oldu. Tarım dışı işsizlik oranı yüzde 13 ve Genç nüfusta işsizlik oranı i yüzde 19.6 oldu.
1-İstihdam sorununda ilk tespit, işsizlik oranının yüksek olmasıdır.
Bizimde üye olduğumuz 35 üyeli OECD ortalamasına göre Türkiye de işsizlik oranı yüksek, İstihdam oranı ise düşüktür.
İstihdam oranı, bir ülkede çalışan insan sayısının 15-64 yaş arası çalışabilir yaştaki insan sayısına bölünmesiyle bulunan orandır. İstihdam milli gelir artışında önemli bir etkiye sahiptir.
Türkiye de 2016 yılı ortalaması olarak, çalışma çağındaki nüfus 58.7 milyondur. Bunun 27.2 milyonu istihdama katılıyor. Başka bir ifade ile 2016 ortalaması olarak İstihdama katılma oranı yüzde 45, çok düşüktür. OECD ortalaması olarak istihdam oranı yüzde 66.5 ‘tir. Bu demektir ki biz insan gücümüzü verimli kullanamıyoruz. Düşük istihdam oranın temel nedenlerinden birisi, gelenek ve inanç faktöründen dolayı kadın çalışma özgürlüğünün sınırlı olmasıdır… Ev hanımı sayısının yüksek olmasıdır.
2. İkinci tespit, İşsizlik oranının her yıl sürekli artıyor olmasıdır.
· Koalisyonlar dönemi olarak gösterilen 1990 yılı ile 2002 yılına kadar geçen 12 yılda ortalama işsizlik oranı yüzde 7.7 oldu.
· 2002, 2003 ve 2004 üç yıl yeni bir iktidar için geçiş yıllarıydı.
· 2005 yılından 2016 yılına kadar geçen diğer 12 yılda ortalama işsizlik oranı yüzde 10.7 oldu. Yani Koalisyon dönemlerine göre, AKP tek parti iktidarında işsizlik oranı yıllık ortalama yüzde 3 puan arttı.
Bu durum aşağıdaki tabloda yer alan TÜİK ‘in açıkladığı işsizlik oranlarında kolayca görülüyor.
Bir siyasi iktidarın bundan daha önemli başarısızlık göstergesi olamaz. Çünkü her şey halkın refahı içindir. İşsizlik halkın refahını düşüren en önemli göstergedir. İşsizliğin bundan sonra da artması kaçınılmazdır. Zira bir yandan siyasi iktidarın istihdam politikası yoktur. Diğer yandan büyüme oranları düşüyor.
Belki daha da önemlisi siyasi iktidar iş yaratmak yerine yardım dağıtarak milleti tembelleştirdi. Yardım alanlar çalışma ve iş yaratma ihtiyacını duymuyor.
3. Üçüncü tespit, Güneydoğuda işsizliğin daha hızlı artmış olmasıdır.
Güney doğu Anadolu’da 2011 yılında işsizlik oranı yüzde 12.7 iken beş sene sonra 2016 yılında 22.1 ‘e yükseldi. Beş yıl önce Türkiye’nin en yüksek işsizliğinin olduğu bölge İstanbul iken, beş yıl içinde Güney Doğuda işsizlik tırmandı.
Bu demektir ki, Terörün çözümünde barış süreci aleyhimize çalıştı. Başka bir ifade barış süreci, terör mücadelemize zarar verdi. Bu durumda siyasi iktidarın yanlış teşhisi ve yanlış politikası sonucu ortaya çıktı.