İHRACATTA NEREYE GİDİYORUZ?

İki-üç yıl öncesine kadar ihracatta nereye gittiğimizi biliyorduk… 2001 kriziyle iç talep daralınca, ihracata yüklendik… Sonuçlarını da aldık. Anka ajansının 2000 yılını baz alarak yaptığı ihracat miktar endeksine göre, 4 yıl içinde toplam ihracat miktarı iki katına çıktı.

Yüksek faiz ve düşük kur’a rağmen ihracattaki artış devam etti. 2003 yılından sonra kurlardaki hızlı gerileme, ihraç malları fiyatlarının  artmasına neden oldu. Milli parası aynı ölçüde değer kazanmayan diğer ülkelere göre rekabet gücümüz azaldı. Bu gün YTL, MB reel kur endeksine göre  yüzde 50 dolayında değerlidir. Madalyonun tersi döviz kurları da aynı oranda düşüktür.

Bu güne kadar düşük kura rağmen ihracatımız artmıştır. Çünkü ihracatta fiyat dezavantajına karşı, içeride bazı avantajlar ortaya çıkmıştır:

1)   2000 yılından bugüne kadar , imalat sanayinde çalışan başına verimlilik yüzde 30 oranında artmıştır.  Bu artış nedeniyle üretim maliyetleri düşmüştür… İhracatçı, ihraç malını daha ucuza mal ederek, zarar etmekten kurtulmuştur.

 

2)   İhracatçı, üretimde kullandığı aramalı ve hammadde oranını artırmıştır. O kadar ki bugün ihracatçı üretimde  yüzde 70-75   oranında  ithal aramalı ve hammadde kullanmaktadır.  Düşük kur nedeniyle ithalat ucuzladığı için  ihracatçının üretim  maliyetleri de kullandığı aramalı ve hammadde oranına   göre düşmüştür. Başka bir ifade ile liranın aşırı değer kazanmasının etkisi, ihracatta yaratılan katma değeri olumsuz etkilemiş ve olumsuz etkiyi de, aramalı ve hammadde ithalat fiyatlarında kurdan dolayı ortaya çıkan ucuz ithalat telafi etmiştir.

3)   İşçi ücretlerinde reel gerileme de ihracatçının üretimde reel  işgücü maliyetlerini düşürmüştür… Örneğin son 4.5 yılda, imalat sanayinde işgücü maliyetleri dörtte bir oranında düşmüştür.

 

 

ÇALIŞAN BAŞINA VERİMLİLİK

İHRACATTA REEL İŞGÜCÜ MALİYETİ

 

 

 

2000 

100.0

100.0

2001

99.0

85.8

2002 

108.8

79.7

2003 

116.9

74.7

2004 

126.5

75.7

2005 

130.0

76.1

 

 

 


İhracatta kur dışındaki avantajlar giderek azalmaktadır… İhracatçının kar marjı da daralmıştır… Bu şartlarda ihracatta  bir duraklama yaşanması kaçınılmazdır… ‘’Aksi halde geçen yıllara kadar ihracatta yüzde yüz kar olması gerekirdi’’

Mamafih, 2004 yılında bir önceki yıla göre yüzde 33 arttı… Ancak bu seneki ihracatımız  geçen seneye göre ilk 8 ayda yüzde 9.7 arttı…

Liranın sürekli değer kazanması, sonunda ihracatın çökmesine neden olacaktır.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir