ABD durgunluktan daha çok korkuyor. Bunun içinde FED faiz oranlarını düşürüyor. Çünkü, faiz oranları ile yatırımlar arasında ters orantı var. Faizler düşünce yatırım geliri daha cazip olur. Yatırımlar artar. AB faizleri düşürmedi, çünkü AB de enflasyondan korkuyor. Bizde MB gecelik faiz oranlarını 0.50 puan artırdı. Borçlanma faiz oranı yüzde 15.75’e ve borç verme faiz oranını ise yüzde 19.75’e çıkardı.
MB’ nın faizleri artırması, hesap kitap işinden kaynaklanmıyor. Faiz artışının açıklanan nedeni enflasyon ve fakat gerçek nedeni sıcak para ve kur sorunudur.
Gerçekte MB’ nin faizi artırmasının başta gelen nedeni de kur üzerinde baskı oluşturmaktır. Ocak- nisan arasında döviz kurları arttı. TÜFE baz alınırsa, nisan ayı sonunda, son üç ayda dolar yüzde 6.46 ve Euro ise yüzde 13.96 oranında YTL karşısında değer kazandı. MB 15 Mayıs’ta gecelik faizleri artırdıktan sonra kurlar gerilemeye başladı.
Kur artışı hem özel sektörün 150 milyar dolar geçen dış borcu nedeniyle özel sektörü düşündürüyor. Hem de yüzde 70 oranında ara malı kullanan sanayiciyi düşündürüyor.
Öte yandan, bu sene ilk çeyrekte kısa vadeli sermaye çıkışı oldu. Giren yabancı sermaye hız kesti. Geçen sene ilk üç ayda giren 8.2 milyar dolarlık yabancı sermaye bu sene aynı dönemde 3.5 milyar dolara geriledi. Cari açığın finansmanı MB ve hükümeti düşündürüyor. Cari açığın finansmanı için yine sıcak para kullanılacak. Sıcak para kaçmasın ve yenisi gelsin diye faiz oranları artırıldı.
Faiz artışı ne getirir?
1) FAİZ artışı enflasyonda artış olacağının tescilidir. Bu yeni durumda psikolojik olarak enflasyon beklentisi yaratır.
2) dünyanın en yüksek faizi Türkiye’ dedir. Örneğin bizden sonra en yüksek faiz Brezilyada yüzde 11.25 ve Mısırda 8.75’tir.
Bu yüksek faiz aynı zamanda Türkiye’ nin dünyada en riskli ülke olduğunu gösterir. Zaten Standart- and poor’s da Türkiye’nin kredi notunu düşürdü. Riskli ülke olduğunu ilan etti. Bu şartlarda Türkiye’nin alacağı dış borç faizleri de artar.
3)Yüksek faiz sabit sermaye yatırımlarını engeller. Durgunluk artar. İşsizlik artar.
Zaten bir çok sektörde daralma var. Örneğin, TÜİK verilerine göre, 2008 yılının ocak-mart döneminde beyaz eşya üretimi, 2007 yılının aynı aylarına göre yüzde 10.1 oranında geriledi.
4)Hazinenin borçlanma maliyeti artar. Bütçe açık hedefi tutmaz.
Seçim ekonomisi
Aslında Hükümet seçim ekonomisi uygulamaya başladı. Bu nedenle de zaten 2008 yılı bütçe açığı artacak.
5) Tüketici kredi faizleri de artacaktır.
Faiz denilince yıllık faiz anlaşılır. Türkiye de mevduat faizi de yıllık konuşulur. Tüketici kredilerinde, banka kartı ve kredi kartı uygulamalarında dünyada, aylık faiz uygulaması yalnız Türkiye’de var.
Örneğin, MB banka kartları ve kredi kartlarında uygulanacak en yüksek avans ve gecikme faizini tespit ediyor. Bankaların yüzde sekseni faizi en üst limitten uyguluyor.
Avans faizi olarak, aylık yüzde 4.54 (yıllık bileşik faiz yüzde 70.54 ) ve gecikme faizi olarak ta aylık yüzde 5.29( yıllık bileşik faiz olarak yüzde 85.6 )dur.
Banka kartları ve kredi kartlarında bu oranlar tefeci faizinden daha yüksektir.