IMF uzmanları, ‘’ sermaye akışıyla başa çıkmak ‘’ isimli bir rapor hazırlamış. Bu raporda , AB ye yeni katılan orta ve doğu Avrupa ülkeleri ile Türkiye de sermaye akışı inceleniyor.
Türkiye ‘nin ‘’sermaye akışı ‘’ karnesinde gelen sermayenin özet olarak ‘’üretim ve rekabette iyileşmeye ve cari açığın finansmanına yardımcı olduğu , buna karşılık banka ve kurumların dış borçlarının artmasına ve makro ekonomik politika uygulamalarında zorluklara yol açtığı ‘’ belirtildi.
IMF’nin temel yanlışı , yabancı sermaye konusunda ayırıma gitmiyor olmasıdır..
Ekonomik ve sosyal etkilerini dikkate alacak olursak , yabancı sermayeyi üçe ayırmak gerekir..
1. Kısa vadeli yabancı sermaye …
Sıcak para da dediğimiz bu sermaye, şimdiye kadar yaşanan krizlerin ve son olarak ta Güney doğu Asyada yaşanan 1997 ekonomik krizinin , 1998 yılında yaşanan Rusya krizinin , 2001 Arjantin ve Türkiye krizlerinin de baş müsebbibidir.
Türkiyede 80 milyar doları geçtiği belkirtiliyor.. Ancak gerçekte daha da fazladır.
Yebencı bankaların getirdiklerini de sıcak paraya katmak gerekir. Yabancı bankalar başka ülkelerdeki mevduatı Türkiye ye getirip , daha yüksek getiri sağlayarak geri götürüyor. Daha da önemlisi , yabancı bankaların sermaye ile ilgili işlemlerinişn daima sıcak para etkisi göstermesi mümkündür. Bu etkiyi 2001 yışlında Arjantin yaşadı. Arjantindeki yabancı bankalar , kriz riski karşısında , mevduatı dövize çevirip 31 milyar dolar dışarı çıkardılar. Bu krizi tetikleyen faktörlerden birisi oldu.
SICAK PARA YÖNETİYOR..
Yabancı bankalar , Türkiyede de kriz riski sezerse dışarıya döviz çıkarabilir. Hatta bankanın içini de boşaltabilir. 2001 krizinde Fon yerli sermayenin banka dışındaki varlıkların el koydu. Bir kriz riskinde yabancı banka içini boşaltırsa devlet kimin malına el koyacak ?
Öte yandan IMF’nin söylediği , makro dengelerin oluşmasını zora sokan da yine sıcak paradır. Sıcak para girişi , döviz arzını artırıyor. Kurlar düşüyor. Sıcak para çıkmasın diye faizler yüksek kalıyor.
2. Mevcut bir işletmeyi satın alan yabancı sermaye …
Son yıllarda, sıcak para dışında daha çok bu tür yabancı sermaye geldi. Bu sermaye banka aldı..Bankalarda yabancı payının yüzde 42 olduğu ifade ediliyor.
Özelleştirmede , telekom gibi altyapı yatırımları dahil , özelleştirmenin önemli bir kısmını blok satış yoluyla yabancı sermaye aldı.
Birçok özel sektör işletmesini de yabancı sermaye aldı.
FIRSATÇI SERMAYE
Bu tür yabancı sermaye , üretim ve rekabette iyileşme sağlamadı. Örneğin yabancı sermayenin bankacılık sistemine getireceği bir yenilik yok. Yabancı sermayey satılan bu hazır işletmelerde teknolojide de yenilik yapılmadı. Üstelik bu tür yabancı sermaye , cari açığın finansmanında yardımcı oldu. Buna karşılık üç temel sorun yarattı…
- Şimdiden sonra bu işletmeler karlarını dışarıya transfer edecekler. Dışarıya döviz çıkacak… Dış açık artacaktır.
- Kaldı ki , Banka satışları nedeniyle gelen yabancı sermayenin ne olduğu da belli değil.. Örneğin 2.7 milyar dolara satılan bir bankadan , gerçekte yurt içine giren para yok. Bu paranın yurt dışında sermaye piyasasında tutulduğu biliniyor.
- Banka kartları ve kredi kartlarında en yüksek faizi ,yabancı sermayeli bankalar alıyor. Bu faiz yasal faiz olarak yılda yüzde 96 ve gecikme faizi olarakta , yüzde 106 ‘dır.
YATIRIM YAPAN YOK …
3. Gayrimenkul satın almak için gelen yabancı sermaye …
Bu yolla yılda 2-3 milyar dolar yabancı sermaye gelmektedir. Bu sermayenin geldiği bölgelere göre , stratejik anlamda riskleri olduğu açıklanmıştır. Önlem almak için yasa çıkarılmıştır. Buna karşılık , tuirzm bölgelerine gelen bu tür yabancı sermayenin yararı var. Hem turizm potansiyelinin artması ve hem de Türkiye için dışarıda lobi oluşturmaya destek oluşturmaktadır.
4. Yatırım yapan sermaye …
Bu tür yabancı sermayeye ‘’ Doğrudan yabancı yatırım sermayesi ‘’ deniliyor. Bu sermaye yeniden yatırım yapan , teknoloji getiren , istihdam artışı sağlayan yatırımlardır. Bu tür sermaye ülke riskini de yüklenmektedir. Asıl yabancı sermaye bu sermayedir. Bu sermaye Türkiye ye gelmiyor. Çünkü ; IMF varsa bu tür sermaye gelmez. IMF , istikrarsız ülkelerde vardır. Bu tür sermaye ise istikrar arar.