Üretimden gidersek, 2015 yılında 1 149 262 ton kırmızı et üretildi. İhracat olmadığına göre, kişi başına 14.7 kg kırmız et tüketiyoruz demektir.
Kırmızı et tüketiminin düşük olmasının temel nedeni fiyatlarının yüksek olmasıdır. Yine fiyatları daha düşük olduğu için tavuk gibi beyaz et tüketiminin artmasıdır.
Et Üreticileri Birliği (ETBİR) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Albayrak ta, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde 62 kiloya ulaşan kişi başına kırmızı et tüketiminin, Türkiye’de 12 kilo civarında bulunduğunu, buna karşılık beyaz et tüketiminin arttığını söylüyor.
1) Ette tavan fiyatı kimse dinlemedi.
Üreticiler ve Tarım Bakanı anlaşarak tavan fiyat uygulanacağını bildirdiler. Kıymada tavan fiyat 32 lira, kuşbaşında 34 lira olacaktı.
Bu kurala Migros uydu. Et ve süt kurumu ise fiyatları tavanın çok altında tuttu. Market fiyatları ise bu kararı dinlemedi. O kadar ki, Market fiyatları et ve süt kurumu fiyatlarını nerdeyse ikiye katlıyor.(aşağıdaki tablo )
Et ve süt kurumu da, kasap ve markette aynı toptancıdan alıyor. Üstelik ete sübvansiyon verilmiyor. Nasıl oluyor da, market fiyatları, et ve süt kurumu fiyatlarını ikiye katlıyor. Çok açıktır ki, marketler kırmızı eti yüzde 100 karla satıyorlar. Gelir dağılımı bozuk olduğu için bazıları gösteriş olsun diye bazıları da spekülatif kazandığı için, yüksek fiyata rağmen kırmızı eti marketlerden alıyorlar.
1) Kırmızı et fiyatları enflasyonu üçe katladı.
2010 yılının Ekim ayında ortalama kıyma fiyatı 16.50 lira idi. Bu gün ilan edilen tavan fiyat 32 lira oldu. Yani yüzde 94 arttı. Markette ise 42 lira oldu. Yani yüzde 154 oldu. Oysaki aynı dönemde enflasyon yüzde 47.81 arttı. Demek ki kıyma fiyatları enflasyonu ikiye ve üçe katladı.
1) Bir yandan kırmızı et üretimi artarken, diğer yandan fiyatları artıyor.
Piyasada bir malın arzı artarsa, fiyatı düşer. Ortalama nüfus artışı yüzde 1.2 iken kırmız et üretimi 2014 yılından 2015 yılına yüzde 14 oranında artmış ve fakat buna rağmen fiyatlarda artmış.
Demek ki et piyasasında spekülasyon var. Spekülasyonda firmaların gizli anlaşması yani kartelleşme ile olur. Hükümetin ithalatı düşünmek yerine işin bu yanına eğilmesi gerekir.