ERKEN SEÇİM EKONOMİYİ YORAR (II)

Dün bu köşede, erken seçimin ekonomide kırılganlığı, enflasyonu ve işsizliği artıracağını gerekçeleri ile söylemiştik. Ayrıca erken seçim zaten düşük olan tasarrufların daha çok düşmesine ve ayrıca bu tasarrufların yurt dışına kaçmasına neden olur. Türkiye dış borçlarını çevirmekte zorlanır.  

3. Tasarruflar yurt dışına çıkar.  Özel tasarruflar ve yatırımlar düşer 

 

 

Toplam tasarruf oranı, özel ve kamu tasarrufları toplamının milli gelire oranı demektir. Bizde tasarruf düzeyinin ne kadar düşük olduğunu, dünya ortalaması ve bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin ortalaması ile karşılaştırarak daha net görebiliriz.  

2014 yılı kesinleşmediği için, 2013 yılını örnek verirsek;  2013 yılında, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerden “yükselen ekonomiler” adı verilen ekonomilerde ortalama tasarruf oranı yüzde 33.9 iken bizde yüzde 12.5 olarak gerçekleşti.(Aşağıdaki tablo )

 

Öte yandan, 2003 yılına kadar bütçe açıkları nedeniyle, kamu kesimi tasarrufları eksi oluyordu.  Özel sektör tasarrufları toplam tasarrufun üstünde oluyordu. Söz gelimi 2002 kriz yılı olmasına rağmen, özel tasarrufların milli gelire oranı yüzde 25 idi. Sonraki yıllarda ise özel tasarruf oranı yüzde 12 ve yüzde 11 seviyesine kadar geriledi. (Aşağıdaki tablo )   

 

 

Özel tasarruflar neden bu kadar düştü?  

           Sermaye piyasasında spekülatif kazançlar oluştuğu için, sanayici de işini bıraktı bu piyasada oynamaya başladı. 

           Siyasi iktidar bazı gurupların üstüne aşırı baskı uyguladı. Bu guruplar yatırım planlarını erteledi. 

           Yatırım teşviklerinin etkinliği düşük kaldı. Özellikle turizm sektöründe irtifak hakları bedelleri yüzde 500 yüzde 1000 oranında artırıldı.  

           Bürokrasi arttı. Tasarruflar yatırımlara dönüşmedi.  

           Kırılgan ekonomi, enflasyon ve tüketimi artırdı.    

Erken seçimin güven ortamını daha çok zedelemesi, özel tasarrufları ve yatırımları daha da düşürecektir.  

Öte yandan özel sektör tasarruf yaratamadığı için, tasarruf- yatırım açığını borçlanarak dış kaynakla kapatıyor.   

Tasarruf – yatırım farkına tasarruf açığı deniliyor. Bu açık da cari açık olarak şekilleniyor. Bu nedenle 2003 yılından bugüne kadar 450 milyar dolardan daha fazla cari açık verdik. 

Aşağıdaki tabloda da, Türkiye’nin tasarruf yaratma ve tasarruf- yatırım açığı bakımından dünyaya göre ve gelişmekte olan ülkelere göre çok geri planda kaldığı görülmektedir.  

Tasarruf yaratmak için önce ülkede güven ortamı yaratmak gerekir. Eğer koalisyon kurulmazsa, bunun sorumlusu uzlaşamayan siyasi partiler olacak ve bu siyasi partilere olan güven azalacaktır. Bu durumda, tasarruflar daha güvenli liman bulmak için yurt dışına çıkacak ve aynı zamanda yatırım ortamı kalmayacağı için yerli ve yabancı özel sektör de yatırım yapmayacaktır. 

Yarın devam edecek…

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir