PROF. DR. ESFENDER KORKMAZ
CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ
16 OCAK 2010, ANKARA
İSTANBUL YÜKSEK TİCARET VE MARMARA ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ MEZUNLARI DERNEĞİ
ANKARA ŞUBESİNİN DÜZENLEDİĞİ PANEL
EKONOMİK KRİZ- KUR POLİTİKASI
DURUM TESPİTİ:
EKONOMİK KRİZ VEYA UYGULANMAKTA OLAN POLİTİKALAR SONUCU, TÜRKİYE’ NİN GÜNDEMİNDE OLAN VE ÇÖZÜLMESİ GEREKEN EKONOMİK SORUNLARI ŞÖYLE SIRALAMAK MÜMKÜNDÜR:
1) BÜYÜME
2009’ DA BÜYÜMENİN YÜZDE -6 OLMASI BEKLENİYOR. 2010 YILINDA DA BÜYÜME ORANININ YÜZDE 3.5 OLMASI ÖNGÖRÜLÜYOR. YÜZDE 3.5 BÜYÜME, 2010 FERT BAŞINA BÜYÜMENİN YÜZDE 2.5 OLMASI DEMEKTİR. BU BÜYÜME ORANI TOPLAM TALEBİN ARTMASI, İŞSİZLİĞİN ÇÖZÜMÜ KAMU AÇIKLARININ ÇÖZÜMÜ İÇİN DÜŞÜK BİR ORANDIR. ORTA VADELİ PROGRAMDA DA TOPLAM TALEP ARTIŞI YÜZDE 3.8 OLARAK ÖNGÖRÜLMÜŞTÜR.
2) İŞSİZLİK:
İŞ ARAMAYIP ÇALIŞMAYA HAZIR OLAN İŞSİZLERİ DE KATARSAK, İŞSİZ SAYISI 6 MİLYON DOLAYINDADIR. TÜİK’ İN İLAN ETTİĞİ İŞSİZLİK YÜZDE 14 DOLAYINDADIR. ORTA VADELİ PROGRAMDA İŞSİZLİĞİN BU ORANA YAKIN DÜZEYDE DEVAM EDECEĞİ ÖNGÖRÜLÜYOR. İŞSİZLİK SORUNU BİRİNCİ ÖNCELİKLİ BİR SOSYAL SORUNDUR. TERÖR VE ANARŞİYİ BESLEYEN, ZENGİN- FAKİR FARKINI ARTIRAN BİR SORUNDUR.
3) BÜTÇE AÇIĞI VE KAMU KESİMİ FİNANSMAN AÇIĞI:
2010 YILI BÜTÇE AÇIĞI, 50 MİLYAR DOLAR OLARAK ÖNGÖRÜLMÜŞTÜR. YÜZDE 3.5 BÜYÜME ORANI, VERGİ GELİRLERİNDE BEKLENEN ARTIŞI SAĞLAYACAK BÜYÜKLÜKTE DEĞİLDİR.
2010 KAMU KESİMİ BORÇLANMA GEREĞİNİN DE YÜZDE 4.2 DEN DAHA FAZLA OLMASI BEKLENMELİDİR.
4) CARİ AÇIK VE DIŞ FİNANSMAN İHTİYACI:
2010 YILINDA KAMU VE ÖZEL SEKTÖRÜN BORÇ ANAPARA VE FAİZ ÖDEMELERİ İÇİN 53.5 MİLYAR DOLARA İHTİYAÇ VAR. 2010 CARİ AÇIK İSE ORTA VADELİ PROGRAMDA 18 MİLYAR DOLAR OLARAK TAHMİN EDİLİYOR. IMF GELİRSE BU AÇIK ARTAR. 2010 DA TOPLAM DIŞ FİNANSMAN İHTİYACI 71.5 MİLYAR DOLARA ÇIKMAKTADIR.
5) REEL SEKTÖR DAHA GEÇ TOPARLANIYOR:
BANKALARIN 2001 KRİZ SONUCU YAPILANDIRILMASI VE ZARARLARININ HAZİNE TARAFINDAN KARŞILANMASI, BANKALARIN YAPISINI GÜÇLENDİRDİ. AYRICA, BANKALARIN KAMU KAĞITLARINDAN VE KREDİLERDEN YÜKSEK KARLAR ELDE ETMESİ, KRİZDEN DAHA AZ ETKİLENMELERİNE YOL AÇTI.
16 TEMMUZ 2008 TARİHLİ ‘’KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUNUN GEÇİCİ 17 MADDESİ İLE BANKALARIN TMSF’ YE OLAN 90 MİLYAR LİRALIK BORCU SİLİNDİ.‘’ REEL SEKTÖRE BU GÜNE KADAR KAYDA DEĞER BİR DESTEK SAĞLANMADI.
BİR KARŞILAŞTIRMA YAPARSAK, 2009 ÜÇ ÇEYREKTE, BANKALAR 23.4 ORANINDA BÜYÜRKEN, İMALAT SANAYİ YÜZDE 12.3 ORANINDA KÜÇÜLDÜ. BU DURUM SEKTÖREL DENGENİN NE KADAR BOZUK OLDUĞUNU GÖSTERİYOR.
—————————————————————————————–
2009 İLK 9 AYINDA, BANKALAR BÜYÜRKEN, İMALAT SANAYİ KÜÇÜLDÜ.
GSYH İÇİNDEKİ BÜYÜME ORANI
BANKACILIK SEKTÖRÜ …………14.1 8.7
İMALAT SANAYİ …………………23.4 -12.4
—————————————————————————————–
6) KIRILGANLIK:
EKONOMİK KRİZ AYNI ZAMANDA, BİZİM DİĞER ÜLKELER GÖRE DAHA KIRILGAN BİR YAPIDA OLDUĞUMUZU GÖSTERDİ. SICAK PARA, SPEKÜLATİF SERMAYE VE SİYASİ SORUNLAR BU KIRILGANLIĞI ARTIRIYOR.
ÖRNEĞİN IMKB, KRİZ SIRASINDA EN HIZLI DÜŞEN BORSALARDAN BİRİSİ OLDU. 2009 DA İSE DÜNYADA EN HIZLI ARTAN BEŞİNCİ BORSA OLDU.
BU ARTIŞ, EKONOMİK AÇIDAN HEM İYİ HEM KÖTÜDÜR… KÖTÜ TARAFI, BORSANIN BALON YAPMASIDIR. ZİRA HIZLA ARTAN BORSALAR, AYNI HIZLA DÜŞÜYOR.
7) YÖNETİM SORUNU:
BAŞBAKANIN EKONOMİDEKİ TEŞHİSLERİ, ÖRNEĞİN TEĞET SORUNU, ÖRNEĞİN IMF İÇİN ‘’YA OLUR, YA OLMAZ‘’ GİBİ YAKLAŞIMLARI, CİDDİYET VE GÜVEN SORUNU YARATIYOR. KIRILGANLIĞI ARTIRIYOR.
ÖTE YANDAN EĞER EKONOMİ YÖNETİMİ, 2001 YILINDA ENFLASYON ATEŞİ İÇİN IMF’ NİN GETİRDİĞİ KISA VADELİ POLİTİKALARDAN VAZGEÇİP, ÖRNEĞİN YERİNE DAHA GERÇEKÇİ KUR POLİTİKASI UYGALASAYDI, 2002 – 2009 ARASINDA, 165 MİLYAR DOLAR CARİ AÇIK VERMEZDİ. BU AÇIKLARI FİNANSE ETMEK İÇİN TÜRKİYE’NİN DIŞ BORÇ STOKU,
(2009 III. ÇEYREK: 273.5 – 2002: 129.7) 143.8 MİLYAR DOLAR ARTMAZDI. VEYA EN AZINDAN ARTAN BU BORCU, DIŞ AÇIĞIN FİNANSMANI YERİNE, SIFIRDAN YATIRIM YAPMAK İÇİN KULLANABİLİRDİK.
NİSPİ DURUMU:
KÜRESEL KRİZDEN BÜYÜYEREK ÇIKAN ÜÇ ÜLKELER ARASINDA, ÇİN VE HİNDİSTAN, TÜRKİYE İÇİN ÖRNEK OLUŞTURMAZ. BU ÜLKELERİN, EKONOMİK VE SOSYAL YAPILARI ÇOK FARKLIDIR. ANCAK KRİZDEN KARLI ÇIKAN DİĞER BİR ÜLKE OLAN BREZİLYA BİZİM İÇİN ÖRNEK OLUŞTURABİLİR.
BREZİLYA’ DA LULA, IMF’SİZ BİR KALKINMA MODELİYLE ÜLKEYİ DIŞ BORÇ KRZİNDEN ÇIKARDI. ÜLKENİN DOĞAL ZENGİNLİKLER, GÜÇLÜ MADEN VE ENERJİ KAYNAKLARI DOĞRU BİR YÖNETİMİN ELİNDE ÜRETİME, İSTİHDAMA, YOKSULLUKLA MÜCADELEYE YÖNELTİLDİ.
ANCAK CARİ İŞLEMLER FAZLASI VEREN BU ÜÇ ÜLKENİN ORTAK ÖZELLİĞİ, MİLLİ PARALARININ DEĞERLENMEMİŞ OLMASIDIR.
TÜRKİYE DE İSE EN BÜYÜK SORUN, SICAK PARA VE SPEKÜLATİF SERMAYENİN KUR ÜSTÜNDE BASKI YARATMASIDIR.
PARA VE KUR POLİTİKASI DEĞİŞMELİDİR
İKTİSAT POLİTKALARI İKİ TARAFI KESEN BIÇAK GİBİDİR. BUNUN İÇİN KONJONKTÜRE GÖRE STRATEJİ OLUŞTURMAK GEREKİR.
AYRICA KULLANILACAK ARAÇLAR, KOORDİNELİ VE TUTARLI OLMALIDIR. KUR SİSİTEMİ DE BU PRENSİP İÇİNDE DEĞİŞMELİDİR.
DALGALI KUR SİSTEMİ ÇALIŞMADI.
TÜRKİYE DE DALGALI KUR SİSTEMİ, ÜLKENİN ŞARTLARI VE MB’NIN UYGULAMSI İLE DÜŞÜK KUR OLARAK SONUÇ VERDİ.
ASLINDA, TEORİK OLARAK DALGALI KUR SİSTEMİ, DÖVİZ KURLARINI OTAMATİK OLARAK DENGEYE GETİRİR.
ÖRNEĞİN, EĞER KUR DEĞERLİ OLURSA, CARİ FAZLA OLUŞUR. DÖVİZ ARZI ARTAR. KUR DÜŞER. TERSİNE KUR DÜŞÜK OLURSA, CARİ AÇIK OLUŞUR. DÖVİZ TALEBİ ARTAR. KUR ARTAR.
TÜRKİYE DE SİSTEM ÇALIŞMADI. ÇÜNKÜ:
- CARİ AÇIKTAN FAZLA SICAK PARA VE SPEKÜLATİF SERMAYE GİRİŞİ OLDU.
- DOLARİZASYON DÖVİZ ARZ VE TALEBİNİ ETKİLEDİ.
- VADELİ DÖVİZ İŞLEMLERİ PİYASASI OLUŞMADIĞI VE GELİŞMEDİĞİ İÇİN KUR İSTİKRARI SAĞLANAMADI.
1995 BAZLI MERKEZ BANKASI REEL KUR ENDEKSİ, 2002 KASIM AYINDA 123.7 İDİ. 2009 SONUNDA 171.4 OLDU. YANİ TL, 2002 KASIM AYI İLE 2009 SONUNA KADAR GEÇEN SÜRE İÇİNDE TL, YÜZDE 38.5 ORANINDA DEĞER KAZANDI.
BU ANLAMDA, MB REEL KUR ENDEKSİNE GÖRE, ŞİMDİ BİR DOLAR EŞİTTİR 2 TL CİVARINDA OLMALIYDI.
REKABETİN TEMEL ÖGESİ KURDUR. VERİMLİLİĞİN VE KALİTENİN ARTIRILMASI İLE REKABETİ ARTIRMAK MÜMKÜN DEĞİL. ÇÜNKÜ BÜTÜN ÜLKELER VERİMLİLİĞİ VE KALİTEYİ ARTIRMAK PEŞİNDEDİR.
ŞİMDİ IMF GELİRSE, SICAK PARA GİRİŞİ ARTACAK VE KUR BASKISI ARTACAKTIR.
DÜŞÜK KURUN MALİYETİ
TÜRKİYE DÜŞÜK KURUN GETİRDİĞİ AĞIR MALİYETLERE KATLANDI.
DÜŞÜK KUR, TÜRKİYE’ NİN REKABET GÜCÜNÜ DÜŞÜRDÜ. 2002 YILINDAN BU GÜNE KADAR 165 MİLYAR DOLAR CARİ AÇIĞA VE ÜLKENİN DIŞ BORÇ YÜKÜNÜN ARTMASINA NEDEN OLDU.
İTHALATIN UCUZLAMASI NEDENİYLE, ARAMALI VE HAMMADDE İTAHALATI ARTTI. İÇ ÜRETİM DARALDI. YATIRIM HACMİ DARALDI. İŞSİZLİK OLUMSUZ ETKİLENDİ.
DÜŞÜK KUR, İTHALATA DAYALI BİR BÜYÜMEYE NEDEN OLDU.
ÜRETİMDE İTHAL ARAMALI VE HAMMADDENİN PAYI ARTTI.
İTHALAT İÇİNDE İSE ORTALAMA OLARAK YATIRIM MALLARININ İTHALAT İÇİNDEKİ PAYI, YÜZDE 17- 17 DOLAYINDA İKEN, 2008 YILINDA YÜZDE 14’E GERİLEDİ. BUNA KARŞILIK, TÜKETİM MALININ PAYI DA YÜZDE 9’DAN YÜZDE 11-13 ARASINA ÇIKTI.
2002 YILINDA TOPLAM TASARRUFLARIN MİLLİ GELİRE ORANI YÜZDE 19.1 İKEN, 2009 DA BU ORAN YÜZDE 14.2’ YE GERİLEDİ.
DÜŞÜK KUR, GELİR DAĞILMINI DA OLUMSUZ ETKİLEDİ. ÖRNEĞİN LÜKS ARABA İTHALI UCUZLADIĞI İÇİN ARTTI. ORTAYA ÇIKAN CARİ AÇIK DIŞ BORÇLA KAPATILIYOR. DIŞ BORÇ, HALKIN VERGİLERİYLE ÖDENİYOR. YANİ BU GÜNKÜ LÜKS İTHALATIN MALİYETİNE, GELECEKTE TÜM TOPLUM KATLANIYOR. İTHAL MALI KULLANMAYANLARDAN, İTHAL MALI KULLANANLARA, ZAMAN İÇİNDE GELİR TARNSFERİ ORTAYA ÇIKIYOR.
PARA VE KUR POLİTKALARINDA ÇÖZÜM NEDİR?
TÜRKİYE İÇİN OPTİMAL KUR REJİMİ, BAŞTA REKABET GÜCÜMÜZÜ ARTIRACAK, EKONOMİK KONJONKTÜRÜ, MEVCUT RİSKLERİ, PİYASA ŞARTLARINI DİKKATE ALAN VE KURDAN DOLAYI ORTAYA ÇIKABİLEN SOSYAL MALİYETLERİ MİNİMİZE EDEN BİR REJİMDİR. BU REJİM, ‘’YÖNETİMLİ DALGALANMA OLABİLİR’’.
BU ANLAMDA, ÖNCE MB’ NIN GÖREV TARİFİNİ YENİDEN YAPMALIYIZ. MB TEK GÖREVİ ENFLASYONLA MÜCADELE OLMAMALI. ZİRA ENFLASYONU YAPISAL SORUNLARDA ETKİLİYOR.
ENFLASYON, KUR, FAİZ ÜÇGENİNDE, MB FAİZLERDE ZATEN PİYASAYI TAKİP EDİYOR.
MB’ NIN DÜŞÜK KURU ENFLASYONDA GİZLİ ÇIPA OLARAK KULLANMASI, KUR DENGESİNİ DAHA ÇOK BOZUYOR.
BU ÇERÇEVEDE:
- MB KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILARAK, MB REEL DÖVİZ KURU HEDEFLEMELİDİR.
- KUR ÜSTÜNE BASKI OLUŞTURAN, SICAK PARADAN VERGİ ALINMALIDIR.
- YİNE SICAK PARADAN, YÜZDE 10 DOLAYINDA, MB DA KARŞILIK AYRILMASI DA DÜŞÜNÜLEBİLİR. TAYLAND’DA KARŞILIK AYRILMASI BAŞARILI OLMADI. ANCAK, HEM ORAN YÜKSEKTİ… HEM DE O GÜN SICAK PARA İÇİN DAHA FAZLA ALTERNATİF VARDI. BU GÜN SICAK PARANIN AŞIRI KIRILGANLIK YARATARAK KÜRESELLEŞMEYİ RİSKE SOKTUĞU ANLAŞILDI.
- SIFIRDAN YATIRIM YAPACAK, UZUN VADELİ YABANCI YATIRIM SERMAYESİNE, ÖZEL YATIRIM DESTEĞİ VE VERGİ İNDİRİMLERİ SAĞLANMALI.
- MB KUR DÜŞÜŞÜNDE DAHA AKTİF MÜDAHALE ETMELİ. AYNI ZAMANDA MB DÖVİZ REZERVİNİ ARTIRMALIDIR. 2009 III. ÇEYREKTE, MB BRÜT REZERVİNİN, DIŞ BORÇ STOKUNA ORANI YÜZDE 25.9’ DUR. TÜRKİYE’ DE MB DÖVİZ REZERVİ 70 MİLYARDIR. BUNA KARŞILIK BERZİLYA’ DA 200 MİLYARDIR.
- MÜDAHALE VE REZERV ARTIŞINDA ORTAYA ÇIKAN LİKİDİTEYİ, AÇIK PİYASA İŞLEMLERİ YAPMAK, REESKONT FAİZLERİNİ ARTIRMAK, BANKALARIN ZORUNLU KARŞILIKLARINI ARTIRMAK YOLUYLA, MB YENİDEN EMEBİLİR.
- KONVERTİBİLİTEYE SINIR GETİRİLMELİ. 10.000 DOLARIN ÜSTÜNDEKİ PARAYA, GEREKTİĞİNDE KAYNAĞI SORULMALIDIR.
- KREDİ FAİZLERİNE REEL FAİZ SINIRI GETİRİLMELİ. BANKALARIN GİZLİ FAİZ ALMASI ÖNLENMELİDİR.
- BANKALARIN İŞTİRAKLARINA SINIR GETİRİLMELİDİR.
- BANKALARIN YABANCIYA SATIŞINA SINIR GETİRİLMELİ. MEVCUT BANKALARDA YÜZDE 20’ NİN ÜSTÜNDE KALAN YABANCI HİSSELER, HAZİNE TARAFINDAN SATIN ALINMALIDIR.
- OFF- SHORE BANKACILIK ŞEFFAF KURALLARA BAĞLANMALI VEYA TAMAMIYLA KALDIRILMALIDIR.