EKONOMİDE AKIL TUTULMASI

Ekonomide sapla – saman birbirine karıştı.

 

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı , ‘’Her vatandaş 10 lira verse Atatürk Hava Alanının boşalacak arsasını 15 milyar  dolara alırız. İstanbullular burayı yeşil alan yapmak için devletten alıyor diye ilan edelim. Böylece  Kent rahat etsin’’ diyor.

 

Bu öneriyi değerlendirmeden önce , Özel ve Kamu kesimi ayırımını ve devlet gerçeklerini iyi bilmek gerekir.

 

 

 

özel kesim, üretim faaliyetlerinde “serbest piyasa-fiyat mekanizması-kişisel ihtiyaçlar“şeklinde bir sıra izlerken; kamu kesimi bu faaliyetlerde  siyasal karar-bütçe süreci-toplumsal ihtiyaçlar” şeklinde bir süreç izler.

 

Özel kesim kişisel ihtiyaçlara yoğunlaşırken, kamu kesimi toplumsal ihtiyaçlara yoğunlaşır.  Başka bir ifade ile Özel kesimde üretimde ve tüketimde kamu yararı gözetilmez. Bir malın fiyatı o malın  özel faydasına göre belirlenir. Kamuda ise ,  üretim ve tüketimde sosyal fayda dikkate alınır.

 

Özel ekonomide üretim miktarı serbest piyasadaki talep doğrultusunda, kamu ekonomisinde ise üretim miktarı,  karar mekanizması içinde yapılır.

 

Kamuda sosyal faydanın dikkate  alınmasının gerekçesi , Devletin tüm toplumun ortak malı olması ve devlet harcamalarının halkın vergileriyle yapılmasıdır.  

 

Atatürk hava alanı devletin yeridir ancak devletin sahibi de Millettir. Yani hava alanının yeri milletin ortak malıdır.

 

İstanbul’da veya Kars’ta , neresi olursa olsun , devlet kurumları planlama yapar… Bu planlarda  yeşil alanlar  koyar. Bunları da halkın vergisi ile finanse eder. Halk yeşil alanlar yapmak üzere devletten arsa  satın alacaksa, o zaman neden vergi versin ? Yeşil alanlar da sokaklar gibi ortak altyapı yatırımlarıdır. O zaman yolları da halk arsa satın alsın yapsın ?

 

Devlet  adına karar veren siyasi iktidarlar , eğer halkı düşünürse Atatürk hava Alanın yerini yeşil alan yapar, yok rantı düşünürse müteahhitlere verir. Şehrin havası kesilir. Trafik felç olur. Altyapı ihtiyacı artar.  

 

Bu tür kararlarda kamu oyunun bilinçli olması  önemlidir. Söz gelimi Mecidiyeköy’deki İETT deposu  yeşil alan olabilirdi ? Ne yazık ki rant kurbanı oldu ve fakat  kamu oyundan da hiçbir tepki gelmedi.

 

Özet olarak , Atatürk Hava alının yerini yeşil alan yapmak üzere halkın satın alması gerekmez… Halk bilinç sahibi olsun ve  malına sahip çıksın yeter.

 

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Cumhurbaşkanlığı yeni binası için “Geçmişte Çankaya, Pembe Köşk yapıldığı zaman Türkiye’nin ekonomisi daha kötüydü. Pembe Köşk’te bilardo var. O günün şartlarıyla bugünün şartları bir değil. Niye bu millet eleştirmiyor?” diye savunma yapıyor.

 

Adalet  Bakanı ‘da anlaşılan  Hükümetlerin kamu kaynaklarını  istedikleri gibi kullanıldıklarını sanıyor.

 

Hükümetler milletin verdiği geçici yetki ile kamu harcaması yapar. Bu harcamaları yaparken basiretli bir tüccar gibi davranmak zorundadırlar. Bu da bütçe kaynaklarının en verimli şekilde kullanılması demektir .

 

Bütçeye ödenek  konulmuş olması veya olmaması  durumu değiştirmez.

Hükümetler  ve  Başbakanlar istedikleri Bütçeyi Meclisten  geçiriyorlar. Bütçe plan Komisyonunda , Mecliste gurubu bulunan partiler orantılı olarak temsil edilmiyor. İktidar partisi diğer partiler toplamından çok daha fazla üye bulunduruyor.  Muhalefet etkili olamıyor ve  ancak muhalefet şerhi koyabiliyor.

 

Cumhurbaşkanlığı yeni binası için Bekir Bozdağ , Hizmet binası diyor. Elbette devletin malı halka hizmet binası olacaktır .. Ne var ki  ortada aynı hizmeti , aynı işi  gören bir Çankaya köşkü varken , yeni bir hizmet binası yaptırmak  kamu  harcamalarını israf etmek demektir.

 

Yetmedi , yeni hizmet binası yeşil alana yapılmış bir binadır. Bu durumda Hizmet binasının toplam maliyetini bütçe harcamaları artı yeşil alanların azalması  olarak değerlendirmek gerekir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir