Çıkış Yolumuz: Kalkınmaya Geçiş Planı

Dünya ve Türkiye bu krizi de atlatacaktır. Önemli olan en az maliyetle atlatmak ve sonuçları en kısa zamanda telafi etmektir.

Ekonomik krizin boyutları ile ilgili çok çeşitli tahminler yapılmaktadır. Böyle zamanda insanların objektif olması çok kolay  değildir. İMF’ gibi kurumlar , kurumsal akıl olarak daha objektif olurlar.

İMF’ nin Nisan 2020 raporunda ( World Ekonomic Outlook ) 2020 de Türkiye ‘de , GSYH’nın  yüzde 5 daralacağı , Enflasyon oranının yüzde 12 olacağı ve İşsizlik oranın da yüzde 17 olacağı tahmin ediliyor.

İMF’ tahminlerinin değişeceğini , bu oranların biraz daha kötüleşeceğini beklemek gerekir. Ne olursa olsun , kriz 2020 yılı ile sınırlı kalacaktır. 2021 de Kriz bitecektir. Uzun süreli durgunluk olmayacaktır. Çünkü bu kriz ekonomik gidişatta ani bir kesinti şeklinde ortaya çıktı.  Kriz öncesi yıllara göre daha yüksek büyüme oranları yaşanacaktır. 2009 krizinde de aynı şekilde Türkiye de yüzde 4.7 daralma oldu ve fakat 2010 da yüzde 8.9 oranında büyüme yaşandı. Bu kriz 2009 krizinden daha ağırdır ve fakat toparlanma daha hızlı olacaktır.

İMF’ raporunda  ‘’etkili politikalar ve Dünyanın işbirliği içinde olması daha ciddi sorunların ortaya çıkmasını önler . ‘’ Diyor.

Raporda ; Türkiye’de işsizlik oranı diğer ülkelere göre daha yüksek tahmin edilmiştir.(Aşağıdaki tablo ) Bu şartlarda Türkiye’nin herkesten daha çok kollektif akılla davranması gerekir. Gel gör ki , hangi parti olursa olsun ve özellikle iktidar partisinden , militanlık yapan, medya ve kişiler var. Siyasi partiler bu gibileri uyarmalı veya geri çekmelidir. 

İkincisi  bu sene  orta gelir tuzağından çıkmamız , işsizliği düşürmemiz ve kalkınmamız  için  ‘’ 2021 -2026 , KALKINMAYA GEÇİŞ PLANI ‘’ yapmalıyız. Bu planı Meclisten geçirmeliyiz.  

Türkiye 1930 Buhranın yıkıcı etkilerini, 1934-1939  birinci beş yıllık sanayi planı ile telafi etti.  Bu planda ham maddeleri Türkiye’den sağlanabilecek sanayinin kurulması amaçlandı. Büyük sermaye ve ileri teknoloji gerektiren sanayi devlete bırakıldı.

Planda yirmi büyük  fabrika kurulması teklif edildi. Daha fazla yapıldı. Ekonomik gelişme ülkenin çeşitli yörelerine dengeli bir şekilde dağıtıldı.  Petrol ve maden araştırmaları yapıldı. Vasıflı işgücü sağlamak için  İnsan gücü  planlaması  ve eğitimde iş gücü planlaması yapıldı. 

 

Bu defa ‘’2021 – 2026 , Kalkınmaya geçiş planı ‘’ için , Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP ) , Avrupa Birliği , Dünya Bankası , İMF gibi uluslar arası kurumlarla işbirliği yapmalıyız.

Devlet , illerin mevcut imkanlarını değerlendirerek , söz gelimi Kars- Ardahan – Ağrı da  ihracata dönük organik tarım ve hayvansal ürünler , Iğdır’da  ihracata dönük meyve suyu tesisleri , Diyarbakır’da Boğazkere üzüm üretimi ve şarap sanayii , Tunceli’de doğal su tesisleri , Mardinde el sanatları  , Kütahya – Balıkesir gibi illerde bor madeni tesisleri, Oltu’da oltu taşı tesisleri , Gaziantaep ve Denizli de iplik fabrikaları kurmalıdır. Bu fabrikalarda çalışanlara kısmen ücret kısmen’de hisse senedi verilirse , bir süre sonra sermaye de tabana yayılmış olur.

Kalkınma niyeti ve planlama , Türkiye için aynı zamanda güven ve çıpa demektir.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir