BİZ EĞİTİYORUZ.. BAŞKA ÜLKELER FAYDALANIYOR

Bir insanı eğitmek , yetiştirmek , nitelikli iş gücü yaratmak ,   fabrika kurmak gibidir.. Vasıflı işgücü ve uzman olmadan ekonomik kalkınma da olmuyor..

 

Sovyetler Birliği dağılınca, ekonomisi de çokmüştü.. Ancak gerek Rusya ve gerekse bu bloğa bağlı ülkeler şimdi hızlı kalkınıyor.. Bunun sebebi  kominist düzende herkesin eğitilmiş olmasıdır.. vasıflı ve uzman işgücü stokunun bulunmasıdır.

 

Eğitimde üç  defomuz var..

 

 

1)Biz senelerdir eğitim konusunda popülist davranıyoruz.. Plansız eğitim yapıyoruz..

 

  • Bastıran Milletvekili  vilayetine Üniversite kurduruyor..

 

  • Herkese üniversite diye , açık öğretim fakültelerine binlerce öğrenci alıyoruz.. Bunların yalnızca yüzde 10’u mezun oluyor.. Bu açık öğretim fakültelerinde , doktor gibi , bilgisayar uzmanı gibi ülkenin ihtiyaç duyduğu bölümleri kurmak mümkün değil.. İşletme , iktisat dallarına binlerce öğrenci giriyor.. Sonunda mezun olanlarda iş bulamıyor..Açık öğretim olduğu için akademik kadrolarada giremiyorlar.. Genç insanları yanlış yönlendirmiş oluyoruz.

 

  • Siyasi iktidar , eğitimde işgücü planlaması yapmıyor.. Yani ülkenin ihtiyacına göre vasıflı işgücü ve uzman , ara eleman- teknisyen yetiştirmeyi öngören bir planlama yapmıyor ve yapmaya da  niyeti yok .. Çünkü yalızca  imam hatip eğitiminde hassaslık gösteriyor.. Başka bir ifade ile  Eğitimdeki  tartışma  imam- hatip ‘le sınırlı kalıyor. Elbetteki ülkeye  imam- hatipli de  gereklidir.. Ancak tüm sisitemi imam-hatip üstüne kurarsanız , eğitimde kaynak israfı ve başarısılık kaçınılmaz olur. 

 

  • YÖK , yasa gelince Üniversite kurmak zorunda kalıyor.. Buna rağmen yüksek öğrenimde işgücü eğitimi planlaması yapabilir.. Ancak , YÖK’ te türban tasallutundan çıkamıyor.

 

MESLEKİ EĞİTİM 

 

2) Mesleki eğitime önem vermiyoruz. Sanayimizin ihtiyacı olan de Ara eleman yetiştiren , meslek eğitimi yapan liseler çok yetersiz. Herkes Üniverisiteye girecek şekilde eğitim görüyor. Üniversite önünde birikme oluyor.

 

3) Eğittiğimize de çalışma imkanı vermiyoruz.. Eğitip uzman yaptıklarımızı, nitelikli işgücünü , başka ülkeler kapıyor..

 

  • Uzman için , çalışma altyapısı önemlidir.. Bu altyapıyı oluşturmak için , araştırma ve geliştirme harcamalarını artırmak gerekir.. Bizde özel sektör devletten hazıra konmaya alışmış. Bu nedenle Özel sektörde araştırma ve geliştirme birimleri yok denecek kadar azdır. Devlete gelince.. Devlet maaş veremiyor.. Nerde kaldı ki Araştırma için kaynak ayırsın.

 

  • Üretime ve istihdama dayanmayan günü kurtarma politikaları , işsizliğin artmasına neden oldu.. Nitelikli işgücünü yetiştirip , işsiz bırakınca, başka ülkeler kapıyor.  

 

BEYİN GÖÇÜ

 

Türkiye’den zaman zaman , başta bilgisayar uzmanları olmak üzere , almanya, kanada ve ABD’  uzman alıyor.

 

Beyin Göçü ,fakir ülkeleri daha fakir yapıyor.. Bu ülkeler ellerinedeki imkanları gelişmiş ülkelere bedava veriyor.

 

Beyin göçünü önlemenin en doğru yolu , üretime ve istihdama dayalı politkalar geliştirmek , eğitimde işgücü planlaması yapmak , eğitimde imam- hatip gibi takıntılardan kurtulmaktır. Ancak bunu beceremeyen ülkeler için , Birleşmiş milletler beyin göçü alan ülkelerin beyin göçü veren ülkelere  eğitim  tazminatı ödemesini zorunlu kılmalıdır.

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir