Avrupa Birliği 2018 Türkiye ülke raporu ve genişleme Stratejisi belgesinde en fazla tenkit edilen hususlar, Hukukun üstünlüğü ve Olağanüstü Halin devam etmesidir.
Raporda Fetö terörü ve Terörle mücadele için Olağanüstü Hal ‘in ilan edildiği belirtiliyor ve fakat hala devam etmesinin, Türkiye için Travmatik bir dönem olduğu vurgulanıyor ve ‘’OHAL’in kaldırılması gerekir ‘’deniliyor.
Raporda OHAL’in sınırsız kullanıldığı belirtiliyor , bu kapsamda yapılan hukukun üstünlüğüne aykırı işler sayılıyor. Genel olarak OHAL ve hukuki uygulamalar ile ilgili olarak tenkit edilen hususlar da özetle şöyledir :
· OHAL kararları parlamento tarafından özenli ve etkili incelemeye tabi tutulmadı;
· İfade özgürlüğü toplanma hakkı ve özgürlüğü kısıtlandı;
· Olağanüstü Hal Komisyonu etkili çalışmadı;
· AYM kararlarından birisi alt mahkeme tarafından uygulanmadı, benzer başka birisi uygulandı;
· 150 bin kişi gözaltına alındı.
· KHK ile Cumhurbaşkanın gücü arttı, Parlamento ‘nun yasama gücü olarak anahtar fonksiyonu kısıtlandı;
· Yerel yöneticiler ve seçilmiş temsilcilerin yerine kayyum atanması, yerel demokrasinin zayıflamasına neden oldu.
Türkiye’nin bu belgeye resmi cevabında ise, belgenin malum çevrelerden alınan asılsız iddialar ve ithamlar olduğu belirtiliyor.
Gerçekte AB raporunda yer alan mevcut kararnameler, AYM kararı , tutuklananlar ve kısıtlanan özgürlükler için birinin ispiyoncu olasına gerek yok ki ; kararnameler ve mahkeme kararları ortadadır.
Raporda Hukuk siteminde gerileme de ;’Türkiye’nin hukuk sistemi, son bir yılda ciddi gerilemeler yaşandı, özellikle de yargının bağımsızlığı hususunda. Hakimler Savcılar Kurulu’nu kontrol eden anayasal değişiklikler yürürlüğe girdi ve bu durum kurulun yürütmeye bağımlılığını artırdı ‘’ şeklinde belirtiliyor.
AB müktesabat’ ında İnsan hakları , siyasi özgürlükler ve Hukukun üstünlüğü , diğer hedeflerden daha önde tutuluyor. Ne var ki Macaristan’da yaşananlar da AB Hukukun üstünlüğü anlayışına aykırıdır. Victor Orban , yargı bağımsızlığını reddediyor. Macaristan’la ilgili sert bir önlem almazsa , AB’ nin bu alanda ciddiyeti tartışılabilir.
Türkiye de Hukukun üstünlüğü, Venedik komisyonu tarafından da tenkit ediliyor. Ayrıca Dünya Adalet Projesi ( World Justice Project ) Hukukun üstünlüğü endeksine göre , Türkiye Dünyada hukukun üstünlüğü endeksinde en hızlı gerileyen ülkedir.
2012 -2013 yılına göre , 2017-2018 yılında Türkiye , hukukun üstünlüğü endeksinde 113 ülke arasında sona yakın 101 sırada yer aldı. Hükümeti denetleme ve kısıtlama konusunda ise maalesef 113 ülke arasında sondan üçüncü oldu. Temel haklar konusunda 107 sırada yer aldı.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ ENDEKSİNDE TÜRKİYE’NİN PUANI VE SIRASI (0=EN KÖTÜ, 1=EN İYİ) |
||||
|
2012 – 2013 |
2017 – 2018 |
||
|
97 ÜLKE |
113 ÜLKE |
||
|
PUAN |
SIRA |
PUAN |
SIRA |
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ ENDEKSİ |
– |
– |
0,42 |
101 |
HÜKÜMETİ DENETLEME VE KISITLAMA |
0,47 |
68 |
0,3 |
111 |
YOLSUZLUK YOKLUĞU |
0,55 |
35 |
0,5 |
54 |
ŞEFFAF HÜKÜMET |
0,46 |
57 |
0,42 |
93 |
TEMEL HAKLAR |
0,49 |
76 |
0,32 |
107 |
DÜZEN VE GÜVENLİK |
0,63 |
70 |
0,52 |
106 |
YASAL YAPTIRIM |
0,55 |
39 |
0,44 |
84 |
HUKUK UYGULAMALARI |
0,55 |
44 |
0,44 |
94 |
CEZA HUKUKU UYGULAMALARI |
0,42 |
71 |
0,4 |
74 |
Kaynak: World Justice Project, Rule of Law Index, 2018’den derlenmiştir.
Önceki yıllar Türkiye Hukukun üstünlüğü endeksinde orta sıralardaydı. Neden son yıllarda en sona geriledi. Avrupa Birliği, Venedik komisyonu, uluslararası kuruluşlar, hepsinin verileri uydurma mı? Hepsi malum çevrelerle işbirliği mi yapıyor? Bütün Dünya yanlış yalnızca biz mi Doğruyuz?