BÜYÜMEYE DE HÜLLE KARIŞTI

TÜRKİYE İstatistik Kurumu (TÜİK) önceki gün 2007 yılı birinci çeyrek büyüme oranını yüzde 6.7 olarak açıkladı. Büyüme, gayrisafi milli hasılada da (GSMH) bir dönem (Türkiye’de 3 ay veya bir yıllık) sabit fiyatlarla meydana gelen artışı göstermektedir… Demek ki 2006 1.çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre GSMH yüzde 6.7 oranında artmıştır.

Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) yurt içinde üretilen katma değerler toplamını gösterir. Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) ise dış alan faktör gelirlerini Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya ilave etmek suretiyle bulunuyor.

Eğer GSMH daha büyükse, yurt dışından yurt içine kaynak girmiş demektir. Tersine GSYİH büyükse dışarıya kaynak çıkmış demektir.

2007 ilk çeyreğinde GSYİH (6.8) GSMH’da (6.7) daha büyük çıkmıştır… Bu demektir ki faiz ve kâr şeklinde yurt dışına kaynak çıkışı yaşanmıştır.

İLAN edilen GSMH’ya ilişkin hesaplamada, TÜİK yeni bir hülle yaptı. Yabancılara satılan bankalar ile özel sektöre veya devlete ait işletmelerde çift sayma yaptı.

Yabancılara satılan bu işletmeler zaten GSMH içinde yer alıyorlar… Eğer bu işletmeleri içeride, yerli sermaye satın alsaydı, GSMH içinde bir transfer olacaktı. Büyüme oranını etkilemeyecekti. Yabancı satın aldığı için giren kaynak GSMH’ya ilave ediliyor. Yani büyüme oranı daha yüksek çıkıyor.

İnşaat sürükledi

ÜRETİM yöntemine göre 2007 yılı birinci dönem sektörel gelişme hızı inşaatta yüzde 16.2 oldu… İkinci sırada ithalat vergisi ise yüzde 8.8 oldu.
İnşaat sektöründe, devletin yaptığı inşaatlar daha önemli yer tutuyor… Yoksa özel sektör inşaatında büyüme yoktur.

Hükümet inşaat sektöründe özel sektöre karşı haksız rekabet yaratıyor… TOKİ ve KİPTAŞ, yasaya aykırı olarak 500 bin dolara lüks konut yapıp satıyor… Üstelik bu konutlarda imar sıkıntısı yok.. Arsa bedava… Ruhsat harcı yok… Yapı denetim yok… Bu nedenle devlet özel sektör karşısında haksız rekabet yaratmış oluyor… Bir yandan piyasa ekonomisini savunup, diğer yandan özel sektöre karşı haksız rekabet yaratmak, AKP’nin elmayı-armudu nasıl karıştırdığını gösteriyor.

Yatırım ortamı kalmadı

ÖTE yandan harcama bileşenlerine göre 2007 yılı birinci dönem hızlarına göre, “gayrisafi sabit sermaye oluşumu” yüzde 3 arttı… Yani yatırımlardaki artış büyümenin yarısından daha az oldu.

Yatırımlarda artış olmadığı halde büyüme nasıl bu kadar yüksek çıktı?.. Nedeni ‘kur’un düşük olması, içeride üretimin yerini ithalatçının almasıdır… Başka bir ifade ile büyüme ithalata dayalı bir büyümedir.

Neden yatırım yapılmıyor? Bir nedeni AKP’nin sıcak paraya dayalı spekülatif bir piyasa yaratmasıdır… Sıcak paranın olduğu bir ülkeye yatırım yapacak ciddi yabancı sermaye gelmiyor. Hazır işletme satın almak, arsa ve bina satın almak, banka satın almak için geliyor.

Bir diğer nedeni IMF’dir… IMF’nin olduğu ülkeye ciddi sermaye, hasta gözüyle bakıyor… Zira istikrar olan ülkede IMF’nin ne işi var diye düşünüyor..

Yurt dışına kaynak çıkışı

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir