BANKALAR KREDİ KARTLARINDAN YÜZDE 34 FAİZ ALAMAYACAK …

1 Temmuzda  yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK )ve  Yeni Türk Borçlar (TKB) kanunu  yürürlüğe  giriyor. Bu ilk kanun birbirini tamamlayan kanunlardır.

 

 

Global ekonomide gelişen  uluslar arası ekonomik  ilişkilere  , değişen piyasa  koşullarına ve iş ilişkilerine 1926 yılında Almanya’dan almış olduğumuz TTK cevap veremiyordu. Borçlar kanunu da yine aynı tarihte  İsviçre Borçlar kanundan tercüme edilerek  yürürlüğe girmişti. 

 

Yeni  TTK ‘ da  Alman ekolu ağırlıklıdır. Sorun, bu yasanın  hazırlayanların piyasa koşullarını , şirketlerin ve ortakların sorunlarına farklı pencereden bakanlar tarafından  hazırlanmış olmasıydı. Ayrıca  bu sorunları taşıyan tasarının Mecliste ve komisyonlarda , temel kanun niteliğinde kabul edilerek , fazla tartışılmadan yasalaşmasıydı.

 

Şimdi iyi tarafı ise kamu oyunda ve iş çevrelerinde tartışıldıktan sonra eksiklerin giderilmesi oldu.

 

Şirket olmanın , sermaye sahibi için avantajları var. Bunun başında vergi avantajı geliyor. Çünkü , şahıslar  gelir vergisi veriyor. Gelir vergisinde üst dilim yüzde 35’tir. Oysaki şirketlerde  bu oran, kar dağıtımı olmadığı takdirde  kurumlar vergisi olarak yüzde 20’dir. Bu yolla sermaye birikimi sağlanmış ve yatırım imkanları artırılmış oluyor.

 

Uygulamaya giren bu iki yasaya paralel olarak , vergi kanunlarında da değişiklik yapılarak ,  şirket ortaklarının eğitim giderlerinin ,kültür ve  temsil giderleri gibi bazı giderlerinin  deftere yazılması sağlanmalıdır. Şirketleşme teşvik edilmelidir.

 

Borçlar kanunun  tamamı herkesi ilgilendirir… Ancak aynı herkes için 88. ve 120 .maddelerde  yer  alan faiz konusu   bir yasal devrimdir.  88 madde aynen şöyledir:

 

’ Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı , sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir.

 

Sözleşme ile kararlaştırılacak  yıllık faiz oranı , birinci fıkra uyarınca  belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elliden fazlasını aşamaz.’’

 

Kanuni faiz oranı  Bakanlar  Kurulu tarafından belirleniyor. 2006 yılından bu güne kadar olan yasal faiz oranı yüzde 9’dur. Buna göre sözleşme ile belirlenecek faiz oranı en fazla yüzde 13.5 olacaktır.

 

Yine Borçlar  Kanunu 120 maddesi de temerrüt faizini düzenliyor… bu maddeye göre :

 

‘’Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı , sözleşmede kararlaştırılmamışsa , faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir.

 

Sözleşme  ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı , birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. ‘’  

 

Bu demektir ki , temerrüt ( gecikme ) faizi de en fazla yüzde 18 olacaktır.

 

Bankalar , kredi kartlarında akdi faiz olarak yüzde 28.08 oranında faiz alıyor. Borçlar kanunu bu faizi yüzde 13.5’e indiriyor.

 

Yine Bankalar gecikme faizi olarak ta , yüzde 34.08 faiz alıyor. Borçlar kanunu bu faizi de yüzde 18’e indiriyor.

 

Bankalar devlet içinde devlet gibi davranıyor. Şimdi ‘’biz Borçlar Kanunu’nun faize sınır getiren düzenlemesine tabi değiliz ‘’diyorlar. Oysaki bu kanun temel kanundur.  Her kişi ve kuruluş açısından bağlayıcıdır. Bankaların da uyması gerekir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir