Önceki gün 2015 yılı asgari ücretleri açıklandı. Ele geçen net asgari ücrette, 2014 aralık ayı asgari ücretine göre ilk yarıda 58 lira ikinci yarıda ise 109 lira artış yapıldı. Yıl ortalaması olarak artış oranı yüzde 9.9 oldu.
1- Bu artış 2015 enflasyon beklentisini yansıtıyor. Yani asgari ücretlinin maaşı TÜFE oranında artmış olacak ve enflasyon tarafından törpülenmeyecek. Çalışanın satın alma gücü düşmeyecektir.
Buna karşılık asgari ücretliye 2015 yılı büyümesinden refah payı verilmedi. 2015 yılı büyüme beklentisi yüzde 4 dolayındadır. Milli gelirdeki reel artış anlamına gelen büyümeyi, tüm faktörler ortak yaratıyor. Sermaye, müteşebbis kadar çalışanda katma değer yaratıyor. Buna karşılık çalışana büyümeden pay verilmiyor. Eğer verilseydi, asgari ücretlinin ücreti ortalama yüzde 13 veya yüzde 14 artırılması gerekirdi.
2- Türkiye’de öteden beri asgari ücret seviyesi diğer ülkelere göre düşüktür. Bazı ülkelerde asgari ücret şöyledir:
Bazı Ülkelerde Asgari Ücret |
|
Ülkeler |
Euro Olarak Asgari Ücret |
Fransa |
1445 |
ABD |
920 |
İspanya |
753 |
Polonya |
404 |
Türkiye |
335 |
Macaristan |
328 |
Bulgaristan |
174 |
3- 2015 ilk yarısında ele geçen asgari ücret 949 lira, buna karşılık asgari ücretlinin çalıştığı işletmeye maliyeti 1490 liraya çıkıyor. Aradaki fark 541 lira işçi ve işverenin ödedikleri vergi ve primlerdir. Türkiye şartlarında yüze 36.3 oranındaki sosyal güvenlik yükü yüksektir. Kayıt dışı çalışmayı artırıyor.
4- Asgari ücretlerin satın alma gücünü muhafaza edebilmesi için, artışların ortalama TÜFE’ye göre değil, “Ücretliler Geçinme Endekslerine” göre yapılması gerekir. Asgari ücretlinin harcamaları içinde en büyük pay, gıda ve kiraya gitmektedir. Bu nedenle asgari ücretlerin beklenen TÜFE kadar artırılması da yeterli değildir. Türkiye’de ücretliler geçinme endeksi hesap edilmiyor. Ancak gıda fiyatlarındaki artış her zaman TÜFE’nin üstünde oluyor.
Söz gelimi, 2013 Kasımından-2014 Kasıma kadar bir yıllık TÜFE oranı yüzde 9.15 olurken, gıda fiyatlarındaki artış yüzde 14.57 oldu. Gıda’nın enflasyon sepeti içindeki payı yüzde 24.5’tir. Oysa ki ücretlilerin bütçesi içinde gıda harcamalarının payı en az yüzde 50’dir. O zaman TÜFE oranları kadar ücret artışı da asgari ücretlinin satın alma gücünü devam ettirmeye yetmiyor demektir.
5- Asgari ücret yoksulluk sınırının altındadır. Yoksulluk sınırı, yeterli hayat standardında yaşayabilmek için gerekli olan en düşük gelir miktarıdır.
Yoksulluk sınırının hesaplanması normal bir yetişkin insanın gerekli ve kabul edilebilir bir yaşam sürmesi için bir sene zarfında yaptığı giderlerdir.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş)’e göre 2014’te dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) bin 65 lira 42 kuruş; gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı (yoksulluk sınırı) ise 3 bin 470 lira 42 kuruş oldu.