ASGARİ ÜCRETLİYE BÜYÜMEDEN YİNE PAY VERİLMEDİ

Brüt  asgari ücret yılın ilk 6 ayı için yüzde 4,1 ,  ikinci 6 ay için ise yüzde 4,4 artırıldı. 2013 yılında ele geçecek  asgari ücret  ilk altı ay için 774 lira, ikinci altı ay için ise 804 lira olacaktır.

 

 

Bakan , ‘’asgari ücrette yıllık artış yüzde 8.61’i bulacak. Bir yıl önceye göre 35 liralık bir artış olacak ‘’ dedi. Ayrıca Asgari ücrette enflasyonun üzerinde artışlar yapıldığını ilave ederek ‘’ “2013 yılında  enflasyon oranı yüzde 5.2, büyüme oranı ise yüzde 4 olarak hedeflenmiş ‘’ olduğunu söyledi. 

Bakan maalesef  yanlış söylüyor.. Asgari ücrette ortalama artış yüzde 8.61 değil yüzde 5.3’tür.  Bakanın açıkladığı  yüzde 8.61 oranındaki artış yalnızca 2013  yılının ikinci 6 ayı içindir.

Mamafih , Çalışma Genel Müdürlüğü İstatistik Dairesi, bakanın yanlışını düzeltti. 2013 yılı Asgari Ücretin, 2012 yılına oranla yüzde 5.32 zamlandığını açıkladı.

Asgari  ücrette Yüzde 5.32 artış , ancak hedef enflasyonu kurtarıyor.  Kaldı ki 2013 yılında enflasyonun yüzde 5 ‘e inmesi çok olası değil.

1)Bu şartlarda  asgari ücretliye , bakanın açıkladığı 2013 yılında beklenen yüzde 4 büyümeden refah payı verilmemiş oluyor.

Büyümeyi yani Milli gelirdeki reel artışı tüm üretim faktörleri  birlikte yaratıyor. Bunun için , doğal kaynaklar ,  sermaye , müteşebbis  ve emek  faktörlerinin  bu yaratılan katma değerden pay almaları gerekiyor.  Bu şartlarda 2013 yılı için ortalama yüzde 5.32 artış değil , 9.32 lik artış yapılması gerekirdi.

Hükümet asgari ücretlinin hakkını diğer faktör sahiplerine vererek ,işçiye karşı haksızlık yaratmış  oluyor. Fakirden kesip , zengine pay vermek , halkın verdiği yetkileri kötüye kullanmak demektir. Kaldı ki yüzde 5.32 artışı yüzde 8.61 yıllık ortalama artış olarak ilan etmek , devlet yönetenlerin  asla yapmaması gereken  bir yanlıştır.

Asgari ücreti tespit etmek için , asgari ücret  komisyonu var … Ancak bu komisyonda her sene işçi kesimi dışlanıyor. Mamafih , Türk-İş , 2013 yılı için Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıklamış olduğu 1025 lira ücret idi. Buna uyulmadığını açıkladı.

2) Yılın ilk yarısında , asgari ücretle çalışanın  eline  geçen net  ücret 774 liradır. Fakat asgari ücretlinin işverene maliyeti 1189 liradır. Arada 415 lira fark var. Bu demektir ki asgari ücret üzerinde vergi ve prim payı yüzde 35’tir. Bu oran normal ücretlerde yüzde 37’ye  kadar ulaşıyor. Söz konusu  oran bizimde üye olduğumuz  OECD’ ülkelerinde ortalama yüzde 27,3 dir …

Kaldı ki , net asgari ücret 701 liradır. Aradaki fark olan 73 lira vergi iadesidir. Siyasi iktidar ,  dış borç alınsaydı  8.3 milyar dolar getirmesi mümkün olan köprü ve otoyol  gelirlerini 3.2 milyar eksiğine kırdırıyor… Milleti zarara sokuyor… Ancak iş işçiye gelince vergi oyunları ile işçinin boğazını sıkıyor.

İstihdam üstündeki  yüksek oranlar ,  istihdamı kösteklemekte  ve kayıt dışı istihdamı artırmaktadır.  2012 eylül ayı istihdam göstergelerine göre, toplam istihdam 25.5 milyondur… Bunun 10.2 milyonu kayıt dışı istihdamdır.

Eğer istihdam üzerindeki vergi yükleri düşerse ve istihdam yükü OECD düzeyine gelirse, kayıt dışı istihdam azalır. Çünkü düşük yük , kayıt dışılık riskine değmez. Bu şartlarda devlet kaybettiği geliri kayıtlı istihdam artışından sağlar.. Bu zor bir hesap değil. Konuşmak ve şikayet etmek yerine adım atmak önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir