YÖK’ÜN kuruluşu, antidemokratik yapısı tartışılabilir… Ancak şimdiye kadar YÖK’ü idare edenler, laik demokratik cumhuriyetin misyonerliğin yaptı. Siyasi iktidarın anti-laik yolunu kesti. Yeni Cumhurbaşkanı’nın atadığı YÖK Başkanı hızlı çıktı. YÖK’ün bu yapısını değiştirdi.
YÖK üniversitelere gönderdiği yazı ile, 2007 Aralık ayında verilen kadro izinlerini iptal etti. Verilen ilanları dahi durdurdu. Ayrıca araştırma görevlisi, uzman ve okutman alımlarının da merkezden yapılacağı anlaşıldı.
Yeni YÖK başkanı âdeta YÖK kalesini işgal etti.
AKP’nin üniversitelere bakış açısı ve kurumsal niteliğine yaklaşım tarzı yanlıştır. AKP’nin üniversiteleri kullanmak istemesi üniversitenin bilimsel bağımsızlığını zayıflatmaktadır.
Siyasi iktidar üniversiteleri çalışamaz duruma sokmuştur. Cumhurbaşkanı üniversiteler arası kurumun seçip, YÖK üyesi için önerdiği Celal Şengör’ün tayinini bekletmektedir. Daha sonraki adayların atanması yapıldığı halde, birisinin bekletilmesi tarafsızlık ilkesine aykırıdır. YÖK Başkanı Anayasa’nın vermiş olduğu yetkiyi yanlış kullanmaktır.
İmam Hatiplilere kıyak
YÖK, İmam Hatip mezunlarına kendi alanları dışındaki fakültelere girme hakkı da veriyor. Bu inadın iki olumsuz neticesi olacaktır :
– Üniversite mezunları arasında işsizlik oranı yüzde 20 dolayındadır. Ayrıca, Türkiye’de ara eleman, teknisyen açığı bulunmaktadır. İmam Hatip Liseleri’ni, teknik meslek liseleri haline getirip, ara teknisyen açığını kapatmalıyız.
– 2008 üniversite sınavlarına hazırlananlar, mevcut katsayı farkına göre hazırlandı. Şimdi bu değişirse, diğerlerinin dava açma hakkı doğacaktır.
Daha da önemlisi AKP, üniversiteleri kullanarak türbanı Anayasa’ya sokmak istemektedir.
Henüz yasalaşmadan bu uygulama, üniversitelerde kamplaşma başlatmıştır. Şimdi bilimsel düşünce de tehdit altındadır.
Skolastik düşünce
TÜRBANI önde tutan skolastik düşünce ile üniversitelerde okutulan bilimsel düşünce zıt yöndedir. Bu skolastik düşüncenin Darwin teorisinin yasaklanmasını isteme ihtimali yüzde yüzdür.
Sabancı Üniversitesi’nden Ersin Kalaycı ve Boğaziçi Üniversitesi’nden Binnaz Toprak’ın yaptığı anket sonuçlarına göre üniversiteye gidemeyen kızların yüzde dağılımı şöyledir:
Okumaya ailesi izin vermiyor …………. 10.5
Sınavı kazanamayanlar…………………… 29.5
Evlendiği için üniver. ayrılanlar………… 14.6
Çalışmak zorunda olanlar……………….. 14.0
Ailesinin maddi imkanı olmadığı için…. 6.3
Türban yasağı nedeniyle…………………… 1.0
Bu anket sonucu, Türkiye’de halkın bir türban sorunu olmadığını gösteriyor. Zaten asgari geçimini zor sağlayan halkın, tesettür ve türbana verilecek parası yoktur. Türban AKP tarafından özellikle dini bir siyasi simge olarak ortaya atıldı. Başbakan da İspanya’dan türbanın dini simge olduğunu açıkladı.
Bugünlerde tırmanan ekonomik sorunları gündemden uzak tutmak için, türban bir araç olarak kullanılıyor.