AKP ‘ nin 2002 seçim beyannamesinde gelir dağılımında adalet sağlanacağı ifade ediliyor ve aynen şöyle deniliyor:
‘’ Özellikle kentlerde artan yoksulluk , geniş halk kitlelerinin ekonomik , siyasal ve soyla hayattan dışlanması , giderek marijinalleşmesine neden olmaktadır. Bu durum kentlerde asayiş ve huzurun bozulmasına, zengin ve yoksullar arasındaki yaşam standardı farkının açılmasına , toplumsal kutuplaşmaya ve ‘’umutsuzluk ‘’ duygusunun yaygınlaşmasına neden olmaktadır. Kişisel gelir dağılımındaki bozukluklar yanında , bölgeler ve iller arasındaki gelişmişlik farkları da artarak devam etmektedir.
Halk bu programa bakarak oy verdi.. Veya bakmadıysa bakmalıydı.. Çünkü bu programlar siyasi partilerin halka vermiş oldukları bir taahhüttür.
Programda yer alan , Kentlerde asayiş ve huzur , AKP iktidarında cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir şekilde bozuldu.. Bu durumu yaşayarak görüyoruz… Anarşi , terör , Hırsızlık ve kapkaç olayları hiçbir iktidar döneminde bu boyutta olmamıştı.. Muhakkak olan başka iktidarlarda da olmayacaktır.
Anarşi ve terörün tırmanması , Siyasi iktidarın Irak politikasındaki başarısızlığı ve içeride oy uğruna taviz vermesinden kaynaklandı.. Hırsızlık ve kapkaç ise, yoksulluğun artmasından kaynaklandı.
KAPKAÇIN NEDENİ YOKSULLUK
Yoksulluk o kadar arttı ki , halk kendi derdine düştü.. yolsuzlukları bile artık göremiyor.
İstanbul Üniversitesi İktisat fakültesi mezunlar vakfının mart ayında yayınlanan bir araştırmasında , halka ‘’Türkiye’nin çözülmesi gereken en önemli sorunu nedir ?’’ diye bir soru soruldu.. Halkın yüzde 48.6’sı işsizlik ve yoksulluk dedi . (Aşağıdaki tablo)
TÜRKİYE’NİN ÇÖZÜLMESİ GEREKEN SORUNU
Sorun önemi ( Yüzde )
———— ————————–
İşsizlik / yoksulluk 48.6
Enflasyon / hayat pahalılığı 11.6
Eğitim 11.5
Terör 9.6
Yolsuzluk 8.9
Eğer işsizlik ve yoksulluk ile hayat pahalılığını toplarsak yüzde 60 ediyor.. Bu demektir ki İstanbul’da yaşayan her yüz kişiden 60’ ı ekonomik sorunlardan şikayet ediyor.. Yaşamını devam ettirmek endişesinden dolayı Türkiye’nin önemli sosyal olaylarını ikinci derecede görebiliyor.
AKP iktidarında , halkın umutsuzluk duygusu arttı. İstatistiklere ‘’umudunu kaybettiği için iş aramaktan vazgeçen işsizler ‘’ eklendi.
AKP , yoksulluğu çözmek için hiçbir program uygulamadı.. zaten IMF’ buna izin vermezdi. İş yaratmaktan yerine halka poşet dağıtarak , halkın gururuyla oynadı.
İKİLİ SOSYAL YAPI OLUŞTU…
Dünkü basında yer alan iki haberden biri ‘’ Avrupalı 2 yılda Türkler 6 ayda cep telefonu yeniliyor ‘’ diğeri ise ‘’ Çiftçi domatesini çöpe döktü ‘’ şeklindeydi.
Türkiye de 2.5 milyon resmi işsiz , 2 milyon iş aramadığı için isiz sayılmayan işsiz , 600 bin umudunu kaybetmiş işsiz var.. Bu insanlar açlıkla savaşırken , bazılar yeni model çıkar çıkmaz cep telefonunu değiştiriyor.. Video çeken.. Resim çeken .. Bilgisayar işlevi gören pahalı cep telefonu kullanıyor.
Bu cep telefonların fiyatı en az 3 veya 4 asgari ücret tutarı kadardır.
Dikkat edin , gazete ilanlarında , beş yüz bin doların üstündeki villalar daha çabuk satılıyor.. Ucuz toplu konutlar daha zor satılıyor. Bu durum zenginin daha zengin , fakirin daha fakir olduğunu gösteriyor.
AKP , fakirden aldığı vergilerle , bankaları ve birçok özel işletmeyi kurtardı.. fakirden aldığı vergiyi , zengine faiz olarak verdi. Sonuçta , bu gün olduğu gibi , zengin fakir farkı açıldı.. Toplum iki kampa ayrıldı.. İkili sosyal yapı oluştu.