Hiçbir ekonomide kaynaklar sonsuz değildir… İktisat bilimi kıt kaynakların en verimli, en etkin şekilde nasıl dağılacağını inceler.. Bunun içindir ki, hükümetlerin planı, programı ve hedefleri vardır.
Şimdiye kadarki uygulamalardan AKP‘nin böyle bir derdi olmadığı görülüyor.. Zira hükümet olur olmaz, acil eylem planı açıkladı.. Uymadı.. Bugünkü durumda faizleri sıcak para belirliyor.. Yabancıya satışları cari açık belirliyor.. Altyapı yatırımlarını faiz dışı fazla belirliyor.. Ayrıca siyasi iktidarın bir istihdam programı yok.. Vatandaş ekonomik aktör olmaktan çıktı.. Siyasi iktidar insanları üretime katarak herkese iş sağlamak yerine, onlara ekmek- kömür dağıtmayı tercih ediyor.
Dört yıl 2 aylık iktidar uygulaması altı temel sonuç doğurdu..
1. Türkiye’nin imkanları dışarıya aktarıldı..
2. Ekonomi dış güçlere tutsak edildi..
3. Yolsuzluk ve adam kayırma tırmandı..
4. siyasi iktidar fakirden aldı, zengine verdi..
5. Devlet zengine çalıştı.
6. İkili ekonomik yapı oluştu.
1) Türkiye’nin imkanları dışarıya aktarıldı
2002 yılından bu güne kadar, YTL yüzde 40 dolayında değerlendi.. Faizlerin yüksek olması, dolarizasyonun olması, dalgalı kur sistemini çalıştırmadı.. Sonuçta Türkiye dış rekabette kaybetti.. İthalat ucuza gelmeye başladı.. İhracat pahalı olmaya başladı.. Dış ticaret açığımız arttı.. Sonuçta 2006 yılında dış cari açık 34 milyar dolara yükseldi.. Türkiye bu yolla 34 milyar dolar kaybetti.. Zira , cari açık döviz kaybı demektir.. Ve Türkiye ile dış ekonomik ilişki içinde olan ülkelere kaynak transfer demek olan bu kayıp geçen sene 2 GAP kadar oldu.. Başka bir ifade ile Türkiye yalnızca yanlış kur politikası nedeniyle 2 GAP kaybetti.. 4 yılda ise 82 milyar dolar oldu..
2) Ekonomi tutsak oldu..
Mayıs- Haziran şokunda, sıcak para çıkışı başlayınca, Merkez bankası faizleri artırmak zorunda kaldı. Yüksek faiz, büyümeyi engelliyor. Buna rağmen Merkez Bankası faizleri artırmak zorunda kaldı.. Yani faizi belirleyen sıcak paradır..
Sıcak para olduğu ülkede, ekonomik kararları sıcak para veriyor.. Tayland, sıcak para girişini önlemek için giren paranın yüzde 30’una blokaj zorunluluğu getirdi.. Borsa çöktü.. Tayland 48 sat sonra kararını değiştirdi..
Türkiye‘de 60 milyar dolar yabancı kaynaklı sıcak para olduğu sürece, siyasi iktidar hiçbir program yapamaz.
Öte yandan, cari açığı kapatmak için özelleştirme yoluyla altyapı yatırımları yabancılara satıldı. Şimdi de bankalar satılıyor..
Doğalgazda İran gazı kesince neler olabileceğini gördük.. Altyapının, ulaştırma ve enerji yatırımlarının ve bankaların yabancıya satılması,Türkiye’yi iç ve dış politikada dışa bağımlı kılmıştır.
Bankalarda yabancı payı yüzde 30‘u geçti.. Halk bankası da satılırsa yarısına ulaşacaktır.. Bankalar reel sektörü de kontrol eder.. İktisat politikalarını da kontrol eder. Bankalarda yabancı payı arttıkça, bu kontrol de yabancılara geçiyor.
( yarın devam edecek )